Lezzetimizle Ön Planda Olmak, Bunu da Boğaz İle Birleştirmek İstiyoruz

Lezzetimizle Ön Planda Olmak, Bunu da Boğaz İle Birleştirmek İstiyoruz Lezzetimizle Ön Planda Olmak, Bunu da Boğaz İle Birleştirmek İstiyoruz

Boaz Genel Koordinatörü ve Mutfak Şefi Mahir Çelik, Genel Müdürü Yılmaz Paran, Boaz’ı farklı kılan özellikleri Klass’a anlattı.  

Sıra dışı konsepti, sıcak dekorasyonu, özgün mimarisi ve birbirinden lezzetli menüleriyle müşterilerine benzersiz bir yemek ve eğlence deneyimi yaşatan Boaz, Genel Koordinatörü ve Mutfak Şefi Mahir Çelik’in yanı sıra başarılı genel müdürü Yılmaz Paran ile pandemi dönemi sonrasında yeniden eski günlerine dönmenin heyecanını yaşıyor. Restoran, kulüp ve canlı müzik bölümlerinden oluşan üç katlı bir mekân olan Boaz, her bir detayı kusursuz bir şekilde tasarlanmış katlarıyla müdavimlerine ferah ve nezih bir ortamda sevdikleriyle keyifli bir şekilde vakit geçirme fırsatı sunuyor. Boaz’ın Genel Müdürü Yılmaz Paran ile Genel Koordinatör ve Mutfak Şefi Mahir Çelik, mekanlarının tüm özelliklerini, menülerinde sundukları özel lezzetleri Klass okurları için anlattı.



Yılmaz Bey, müşterilerinize hem iyi yemek hem de keyifli bir ambiyans sunduğunuz Boaz, pandemi dönemi sonrası yeniden eski günlerine dönüş yaptı. Mekanınızın özelliklerini sizden dinleyebilir miyiz?
YILMAZ PARAN: Boaz, üç katlı bir tesis. En üst kat restoran katımız. Deniz mahsulü ağırlıklı füzyon bir deniz mutfağı. Istakoz, istiridye, geleneksel balıklar, paella gibi ürünler menümüzde var. Geniş yelpazeli, gurme bir restoranız. Alt katımızda da bir restoran ve kulübümüz var. Orada ise dünya mutfağı lezzetlerimizi bulabiliyorsunuz. Yakın bir tarihte açacağımız bir canlı müzik mekânımız da olacak. Hedeflediğimiz kitle yeme-içmeyi bilen, gurme lezzetleri seven, iyi bir profildi ve o profili de yakaladığımızı düşünüyorum. Yaptığımız ürün ve lezzetle öne çıkmak istiyoruz. İnsanlar Boğaz manzarasını her yerde görüyor. Evet bizim manzaramız da Boğaz’a bakıyor ama biz yemeğimizle, lezzetimizle ön plana çıkmak, bunu da Boğaz ile birleştirmek istiyoruz. İyi bir şarap kavımız, iyi bir mutfağımız var. Çok deneyimli mutfak şefleriyle çalışıyoruz..  

Mimari olarak nasıl bir tasarım ve ne tür bir konsept tercih ettiniz?
Y. P:Boaz’ın içinde kullandığımız botaniğin tamamı canlı. Hiçbir şekilde yapay çiçek veya bitki kullanmadık. Tamamen doğa aşığı bir işletmeyiz ve patronumuz bu konuda oldukça hassas. Pandemi kuralları gereği mekanımızın uygun olan her bölümüne açılır kapanır çatı sistemi ekledik. Restoranımızın, bir tarafını lounge alanı olarak, diğer tarafını ise restoran alanı olacak şekilde tasarladık. Bunların yanına şimdi bir bar ilave ediyoruz. Yemekten sonra insanların barda kalarak keyifli vakit geçirmelerini istiyoruz. Boaz’ın en üst katına “Roof”, Kulüp kısmına ‘Boaz House’, Canlı müzik katına ise “Boaz Live” isimlerini verdik. Yemek, restoran ve ambiyans anlamında insanlar bizden çok memnun kaldı.Şimdi Boaz Live’da amacımız düzenli aralıklarla çok iyi bir DJ ile İstanbul’da iyi müziğin adresi olmak.

Mahir Bey, Boaz gibi özel bir mekanın Genel Koordinatörlüğünü yapıyorsunuz ve aynı zamanda mutfak şefliği görevini de üstlendiniz. Öncelikle sizi tanıyarak geçmiş deneyimlerinizi öğrenebilir miyiz?
MAHİR ÇELİK:İstanbul’da yaklaşık 35 yıldır çok güzel ve özel mekanlarda çalıştım. Yılmaz Bey ile daha önce 7-8 sene kadar birlikte çalıştık. Ben mutfağı çok seviyordum. O yüzden bu işi yapmaya karar verdim. Mutfak çok keyifli bir alan. Bir günümü hiç sıkılmadan keyifli bir şekilde mutfakta geçirebilirim. Yemek yapmak bana göre bir kültürdür. Yemek yapmak, insanlara bunu sunmak, bunun karşılığını almak bana inanılmaz mutluluk veriyor. 15 sene kendime ait mekanlar işlettim. Onlar da et ve balık restoranlarıydı. Beş senelik Atina’da bir yurt dışı deneyimim oldu. Orada mutfak koordinatörlüğü yaptım. Aşçılık mesleğinde çıraklıktan gelerek yetiştim. En çok İtalyan mutfağını seviyorum ve İtalyan yemeklerini yapmak bana inanılmaz keyif veriyor.


Restoran, kulüp ve canlı müzik katlarının farkları nelerdir?
M.Ç: Her katı birbirinden farklı bir şekilde kurguladık. İnsanları sıkmayan, ferah, yeşilliklerle süslediğimiz sıcak bir ortam yarattık. Restoran katımıza gelen müşteriler kendilerini balkondaymış gibi hissediyor. Kulübümüzün üçte birinin çatısı açılıyor. Orası da mimarisi, ışıklandırması, boyası ve renkleri ile daha çok kulüp konseptinde dizayn edildi. Canlı müzik katımız da iddia ediyorum ki İstanbul’daki canlı müzik mekanlarından birisi olacak. Bizim mekanımızın tavanı gayet yüksek, içerisi de oldukça ferah. İstanbul’da çok iyi yemek yiyebileceğiniz, kaliteli bir DJ dinleyebileceğiniz, çok da iyi bir canlı müzik sahnesi olan ve bu kurguya sahip başka bir mekân yok. İyi eğlence, iyi yemek, iyi konsept, iyi müşteri. Bizim hedefimiz bu. Ayrıca üç kat için farklı menüler belirledik. İnsanların şarkı söylerken sahnede çatal bıçak kullanmaları doğru olmaz. O kısım için tapas tarzı menüler hazırladık. Orta katta, kulüpte dünya mutfağından özel bir menü oluşturduk. Restoran katımızda alan büyük olduğu için kabuklu deniz mahsulleri üzerinde durduk.

Menünüzü oluştururken nelere önem verdiniz?
M. Ç.: Menüyü oluştururken her şeyin taze olmasına özen gösterdik. Burada donmuş malzeme kullanmamaya özen gösteriyorum. Bizi diğer işletmelerden farklı kılan şeylerden biri de sunum tekniklerimiz. Yemeklerimizi farklı soslarla harmanlıyoruz. Örnek vermek gerekirse herkes karidesi sadece tereyağda yaparken biz adaçayı da ilave ediyoruz. Hemen hemen her lezzette farkımızın anlaşılacağı bir dokunuş yapıyoruz. Klasiklerin dışına çıkıyoruz. Atom her yerde var ama biz enginarlı, patlıcanlı yapıyoruz atomu. Patlıcan salatası içine kişniş koyuyoruz. Dünyada her şey değişiyor, insanlar sürekli yeni şeyler deniyor. Biz de bu değişimlere ayak uydurmak için kendimizi sürekli yeniliyoruz.

INSTAGRAM: boaz.roof, boaz.house, boaz.live






 

Yılmaz Paran, Mahir Çelik