Lucky İle Benim Hikayem İnanmakla Başladı

Lucky İle Benim Hikayem İnanmakla Başladı Lucky İle Benim Hikayem İnanmakla Başladı

Lucky And Frıends Markasının Kurucusu Başarılı Girişimci Duygu Çay, yarattığı farklı konsepti ve hedeflerini Klass’a anlattı..

İş hayatında yeni bir sayfa açarak “Lucky and Friends” markasını hayata geçiren Duygu çay, yenilikçi ve farklı fikirleriyle başarılı bir girişimci. Hayatında önemli bir yere sahip olan köpeği Lucky’nin yakalandığı hastalığı ile hayata bakış açısı değişen ve bu inançla yeni bir konsept yaratarak yurtiçi ve yurtdışında önemli başarılara imza atan Duygu çay, markasının kuruluş hikayesini ve hedeflerini Klass’a anlattı.


 

  • “Lucky ve arkadaşlarından çılgın maceralarından yola çıktım. Bu işe başlamadan önce bu iş fikrinin de patentini aldım. Hedefim hep yurtdışıydı. Türk girişimci bir iş kadınını dünyada tanıtmalıyım derken Lucky ile bu maceraya atıldık”

 

  • Lucky and Friends’in bir dükkanı da olmalıydı ve ürünleri gerekirse de orada satılmalıydı. Nişantaşı’nda oturduğum evi bu konsepte çevirerek ilk pet shop konseptiyle 14 Nisan’da (Lucky’nin doğum gününde) ‘sevgi yaşatır mottosu’ ile Lucky and Friends kafeyi açtım

 

Duygu Hanım, öncelikle Nişantaşı’nda farklı konsepte sahip bir marka hayata geçirdiniz. Başarılı iş hayatınızdaki gidişatı değiştirip “Lucky and Friends” markasını kurma fikrinin nasıl oluştuğunu öğrenebilir miyiz?

önceki iş hayatımda global markalara ve siyasi partilere danışmanlıklar yapıyordum. çok stresli ve zorlu geçen bir plaza iş hayatım vardı. Daha öncesinde kino fobim (köpek korkusu) olmasına rağmen bir gün bir arkadaşım bana insanlara aktardığım sevgiyi beni koşulsuz sevecek bir şeyle paylaşmamı önerdi. Bu konuşmamızın üstüne 2 aylık olan köpeğim Lucky’i sahiplendim. Onun bundan sonraki hayatımda bana şans getirmesini diledim. İş hayatının verdiği yoğunluk, stresle beraber aklım sürekli Lucky’de kalıyordu. Bir gün toplantıdan çıktığımda hayatımda bir şeylerin beni tatmin etmediğini ve ruhen beni doyurmayan bir şeylerin olduğunu fark ettim. O anda içinde bulunduğum iş hayatını bırakmaya karar verdim. Sonraki süreçte ise hep hayalini kurduğum tekstil markasını hayata geçirmem gerektiğini düşündüm. Benim hayatımda önemli bir parça olan Lucky’den yola çıkarak küçük bir alan olan pet sektöründe evcil hayvanlar ve sahiplerine kombin kıyafetler yaparak “Lucky and Friends” markasını hayata geçirdim. Lucky ve arkadaşlarından çılgın maceralarından yola çıktım. Bu işe başlamadan önce bu iş fikrinin de patentini aldım. Hedefim hep yurtdışıydı. Türk girişimci bir iş kadınını dünyada tanıtmalıyım derken Lucky ile bu maceraya atıldık.

 

Plaza kadını kimliğinden çıktıktan ve hayatınıza Lucky girdikten sonra yaşamınızda ne gibi değişiklikler oldu?

öncelikle hayatımın koca bir kısmını alan iş kadını kıyafetlerinden ve ayakkabılarından kurtulup daha basic giyinen bir kadın hayatına geçiş yaptım. Belirli sayıda kıyafetlerim ve ayakkabılarım var ve belirli renklerde kombinler seçerek hayatıma devam ediyorum. Sonrasında Lucky and Friends, mottosu ‘Save The Animals’ olan ve bugün Avrupa tescillerini almaya hak kazanmış bir marka haline geldi ve iki tane konsepti oluştu. Yeni bir iş heyecanı ve stresi benim ruh halimi daha da bozmaya başlamıştı. Ve sizin psikolojiniz ne ise yanınızdakiler de (hayvanlar daha çok) o enerjiyi alıyorlar. Bu yoğun süreçte Lucky rahat etsin diye 4 ay kadar annemlerle birlikte onu yazlığa bıraktım. Gelen bir telefonla öğrendim ki Lucky çok hastalanmış ve zayıflamıştı. Lucky’nin yanına gittim çok kötü durumdaydı. Edindiğimiz bilgiye göre türüne çok az rastlanan bir kansere yakalanmıştı. Lucky ile birlikte büyük bir mücadeleye başladık. Bu benim hayatımdaki ikinci kez dönüşümdü. Bu arada İngiltere’ye ihracata başladığım dönemdi. Adına marka kurduğum en sevdiğim varlık için iş hırsını bir kenara bırakıp savaşmaya başladım. Sonrasında hekim hekim gezmeye başladık. çoğu hekim Lucky’nin uzun süre yaşamayacağını düşünüyordu ve o yüzden elini taşın altına koymak istemedi. Maddi manevi yıpranmaya başlamıştım. Bir taraftan da iç piyasadaki bir toptancıya Lucky and Friends’in dağıtımını verdim. Hem ürün üretmem, hem markamı duyurmam gerekiyor hem de bir taraftan Lucky’nin hayatla mücadele etmesi gereken bir dönemdeyim. Lucky’e baktım “gözlerime bak ve benimle konuş. Yaşayacaksın değil mi?” dedim. Göz kırptı ve bir pati ile aslında her şey tekrardan başladı. İstanbul üniversitesi’nde cerrahi bölümünde Zihni Mutlu Hoca sağ olsun bir canlıya nefes olmak adına ciddi anlamda verdiğimiz mücadele sonucunda Lucky’i kurtardı. 4 ay boyunca Lucky kemoterapi aldı. Lucky 22 Ocak 2018’de son kemoterapisini aldı ve aynı zamanda o gün benim doğum günümdü.

Röportaj: Erdi Kartal

Fotoğraflar: Yavuz Kaynar

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Aralık sayısında..