Tüm dünyada estetik ve plastik cerrahide büyük bir değişim yaşanırken, artık tüm taleplerin ameliyatsız invaziv olmayan işlemlere yönelmekte olduğunu söyleyen Estetik ve Plastik Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gülay Boztosun, 20 yıllık tecrübesini yeni gelişen teknolojik cihazlarla birleştirip kliniğinde invaziv-noninvaziv çoğu işlemi başarıyla gerçekleştiriyor. Hem yurt içi hem de yurt dışından farklı çalışmaları ile tanınan ünlü Op. Dr. Gülay Boztosun, gerçekleştirdiği başarılı uygulamalarla hastalarına sağlıklı ve bütüncül bir güzellik veriyor. Kışın en çok franksiyonel lazerle cildi soymak, leke tedavisi ve göz kapağı estetiği uyguladığını söyleyen Estetik ve Plastik Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gülay Boztosun ile kliniğinde en yeni teknolojiyle yaptığı estetik operasyonları ve tercih edilen tedavi yöntemlerini Klass okurları için konuştuk.
“Kendi lekelerimin tedavisi için sürekli soyma işlemi ve PRP yaptım. Hep çillerim kaybolsun diye uğraştım. Bununla birlikte sivilce izlerim de kayboldu, gözeneklerim küçüldü. Yani bir taşla birçok işlemi yapabiliyoruz. Hiçbir şey yapmadan cildinize biraz kalite katmak istiyorsanız sadece fraksiyonel lazer ve PRP yaptırmak kesinlikle hangi yaşta olursanız olun; lekeyi giderir, deriyi sıkılaştırır ve hep bir geriye götürür.”
Gülay Hanım, cerrah olarak teknolojiyle aranız nasıl? Bu bağlamda kullandığınız cihazlardan ve özelliklerinden bahsedebilir misiniz?
Mutlaka teknoloji her zaman sonuna kadar kullanıyoruz. Nerdeyse her operasyonda ve klinikte de teknolojinin muhteşem gelişiminden faydalanıyoruz. Burun için özel olarak üretilmiş cihazlar var ve burun ameliyatlarını bununla yapıyoruz, bu şekilde çok daha konforlu morluk olmadan şişlik ile geçen postoperatif sürecin konforunu yaşıyor hastalarım. Liposakşın çok değişti. Mesela ben ultrasonik liposakşın kullanıyorum. Bu ultrasonik liposakşınla insanlara kaslı bir görüntü veriyoruz ve şimdi istediğimiz şekli verebiliyoruz. Ultrasonik liposakşın son yıllarda en iyi gelişmelerden ve göbekli bir adamdan kaslı bir adam elde edebiliyorsunuz, göbekli bir kadından ince belli Brezilya popolu bir kadın elde edebiliyorsunuz. Klasik liposakşın yapılan yıllarda insanları liposakşınla daraltmaya şekil vermeye çalışırken sınırlı sonuçlar elde edebiliyorduk. Göz kapağı ameliyatı yaparken yine CO2’li lazerden faydalanıyoruz.
Gelişen teknolojileri takip ederek kliniğinize entegre ediyorsunuz ve 20 yılı aşkın tecrübenizle birleştirerek hastalarınızın beklentilerini karşılıyorsunuz. Kliniğinizde sunduğunuz hizmetleri öğrenebilir miyiz?
HİFU cihazına bayılıyor hastalar. Ağrı olmadan, iğne batmadan sonuç almak önemlidir.
Diğer en sevilen ama benim bayıldığım yöntem; Radyofrekans ile deri çatlak tedavisi deri yırtık, ameliyat izi, yanık izi tedavisi deri sıkılaşması cilt yenileme… Mikroiğneli Fraksiyonel Radyofrekans cilt çatlağı, cilt yenileme, sarkma, sivilce izi ve yara izlerin de kullanılır. Altın iğne tedavisi olarak da bilinmektedir. Uçtaki mikro iğneler ile üst deri tabakasında küçük delikler açıp cilt altına verilen radyofrekans enerjisi cilt altını 60 dereceye kadar ısıtır. Bu etkenler ciltte onarım mekanizmalarını harekete geçirerek Kollojen sentezini sağlar. Ciltte sıkılık artar, parlaklık artar, çatlak (hamilelik ve hızlı büyümede görülen deri yırtıkları), akne ve ameliyat izleri ve kırışıklıklar azalır. Yüze ve vücuda uygulandığı anda hafif kızarıklık olur 10 dk sonra kaybolur. Aynı başlığı aynı kişinin hem yüzüne hem vücuduna uygulayabiliyoruz. Deride sıkılaşma ilk haftalarda başlar, bu erken etkidir. İlerleyen haftalarda gözle görülen ve dokunarak hissedilen gerginlik ve sıkılık oluşur. Bu iyileşme ve sıkılaşmada ilerlemenin her aşamasında farkında olacaksınız. Ciltteki ince çizgiler, hafif renk farklılıkları ve ince çatlaklar için bir seans yeterlidir. Bazen seanslar 4-6 seansa çıkarıldığında beraberinde fraksiyonel lazer ile kombine edildiğinde her seansta deride sıkılaşma ve gençleşme de ilerleme çevreniz tarafından dahi hissedilir. İşlem uygulanan bölgeye göre anestezi sağlayıp ortalama 30 dakika sürmektedir. Etkinlik kişiye ve yaşına göre değişmekle birlikte hiçbir zaman işlem öncesi deriye dönüş olmaz. Prp veya somon-hyalüronik asit veya fraksiyonel lazer ile kombine edildiğinde etki hemen başlamakta; seans sayıları daha az yeterli olmakta, daha uzun süre etkinlik devam etmektedir. Tabi ki estetik alanında tıbbın diğer alanlarına göre çok hızlı bir gelişme var. Mesela KöK hücreler… Mezenşimal dediğimiz kök hücre en fazla yağ hücresinde bulunuyor. Biz bunu zaten yapıyorduk. Liposakşın ile aldığımız yağları boyuna, yüze, memeye, popoya enjekte ediyorduk. Bunu yapınca hastaya bir volüm vermiyoruz, bir düzeltme yapmıyoruz. Aynı zamanda bu kök hücrenin faydalarından dolayı deri besleniyor ve ışıl ışıl oluyor. çizgiler kayboluyor. Göz altında katlanan; çizgilenen deriyi tek bir işlem ile genç hale getiriyoruz. En önemlisi ifade bozulmuyor. Şu anda biz yağlardan kök hücreyi ayrıştırıp ayrıca sıvı şekilde kök hücreyi yüzlerine ve ihtiyacı olan yerlerine verebiliyoruz. 10-15 yıl geriye gidiş oluyor. Ve bu çok sık aralıklarla değil 3-4 yıl aralıklarla yapılması gereken bir şey. Aynı zamanda da konforlu. Sürekli plastik cerrahiye gidip ya da dermatoloğa gidip bir şeyler yaptırmanıza da gerek yok. En başta bunu yaptırdığınızda size ciddi anlamda bir ek yapıyor. Yani her uygulamada sizi geriye götürüyor ve orada tutuyor. Bu çok güzel bir gelişme. Bu deformiteleri görüp minik minik başlamak lazım.
“GüVEN çOK öNEMLİDİR. HASTALAR O GüVENİ HİSSEDİYORSA O KLİNİK VE DOKTORDAN VAZGEçEMEZ”
Bu hizmetlerde hasta ve danışanlarınıza sunduğunuz ayrıcalıklar nedir? İnsanların sizi tercih etme ve dostlarına önerme sebepleri nelerdir?
Klinik insanların evi gibidir. Güven çok önemlidir. Hastalar o güveni hissediyorsa o klinik ve doktordan vazgeçemez. Her gelen rahat eder bizde. O kadar ki diğer branş hekimlerini ilgilendiren konularda tavsiye isterler. Kliniğimde Fraksiyonel lazer, Vakumlu bakım cihazları, Altın İğneli Radyofrekans, HİFU, liposakşın ile bütünsel çalışan selülit için de etkili cihazlar kullanıyorum. Sosyal medya sayesinde artık cihazın ismi ile geliyor hastalar.
Genelde biz ağır yüzlü bir toplum olduğumuz için yanakları küçültmek ve çok daha fit bir görüntü kazandırmak için “Hifu” cihazımızı tercih ediyoruz. Bu cihazlar kaşları kaldırma konusunda da iyi. Gıdıyı ameliyatsız olarak düzeltebiliyor, deriyi sıkılaştırabiliyor. Hafif 40’lı yaşlarda düşmeye başlayan gıdıyı giderebiliyor. Ve aynı zamanda konforlu bir cihaz. Arkasından bir lazer yapıyorsunuz ve bir acısı olmadığı için hastalar bu süreci uyuyarak geçiriyorlar. Bunun yanında tabi dolgu, botoks, PRP, en sık yapılan işlemler. Ayrıca somon, HA gibi özel mezoterapi ürünlerini birleştirerek adına Bomba dediğimiz “rejunevaiton” sağlayan özel bir karışım yapıyoruz. Botoks hastamız kadar PRP hastalarımız da var. Hastalar PRP ile inanılmaz mutlu. Yılda 3 kez botoks’a gelen hasta PRP ile tanıştıktan sonra yılda bir botoks’a gelme ihtiyacı duyuyor. Genellikle ameliyatlar ile cihazları ve diğer işlemleri kombinliyoruz artık. Yine gündem olan askı iplerine gelirsek; bunu yıllardır yapıyoruz. Fransız askı denilen en yeni teknolojik ip 4 yıldır var ve uyguluyorum. Kalıcı ipler ile alınan sonuçlar her zaman daha iyi olmuştur. İplerin sağlamlığı askı gücünü artırmış ve etkinliğini belirginleştirmiş kalıcılık süreside artmıştır. özellikle kaş asmada, burun ucu sarkık, düz veya düşük hastalarda, gıdı ve yanak sarkmaların da sonuçlar iyi olmaktadır. Son yıllarda yüz güldürücü sonuçlarını aldığımız askı yöntemi doğru hasta seçimi ve hastanın yapılan müdahaleyi yönetme şekli ile iple askı yönteminin daha uzun yıllar etkili olması sağlanabilmektedir.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Mart sayısında...