Güçlü olmaya çalışırken çok yorulmuş kadınlar tanıdım. O kadar yorulmuşlardı ki kadınlıklarını unutmuşlardı… Nasıl oluyor da dişil enerjisi bu kadar güçlü kadınlar bu hale geliyordu…Belki de mecbur kalıyorlardı… Bu cümleden sonra erkek düşmanı falan zannetmeyin beni en iyi arkadaşlarım, en eğlendiklerim, en güldüklerim genelde erkeklerdir ama yine de temkinli yaklaşmanız gerekir erkeklere…
İlişkide ya da evlilikte bu kadınlara büyük yükler yükleniyor evin alışverişleri, evdeki tamiratlara adam bulunması, hallet sen demeler, daha ilerlemiş hali kredi çekmeler, hesapları ödemeler, borç vermeler… O kadar erkek olmuşsunuzdur ki özel günlerin sürprizlerini de siz yapmaya çalışırsınız…
Dinlenmenizi önemsemeyen, yorulduğunuzu görmeyen partnerlerle düşeceğiniz durumdan bahsediyorum. Artık kadının tek eksiği takım elbise giyip, kravatını takıp tıraş olmasıdır… Yoruldunuz tükendiniz bunları yapıp kravatınız olmadan bir de işe gidiyorsunuz, artık eril enerjide olduğunuz için iş yerinde de kendinizi çok yorarak çalışıyorsunuz… Sonrası mı işte sonrası!
Birgün yataktan kalkıp her şey benim sayemde var, mimar da patron da benim… Bunları yapıyorum ama mutlu da değilim ödülde yok, bir de karşımda saygımı yitirdiğim biri var… Evden gitse ben dahil eksikliğini kimse fark etmeyecek dediğin an her şeyi göze aldığın andır… Birbirinden çok hoşlanan çiftin ayrılışından daha kolay olacaktır ayrılık çünkü yıllardır evde iki erkek gibi yaşadınız. Evden giderken her şeyini toplayıp gitmesi hatta gittikten 5 dakika sonra geri dönüp tartı mı unuttum onu da alacağım demesi de sizi hiç şaşırtmasın…
Güzel bir şiirden alıntıyla bitirmek istiyorum yazımı. “Şiir gibi kadınlar vardı, doğru yere düşseler hayatı cennet eyleyecek.’’
Doğru yerde olmanız dileğiyle...