Zülfikarlı İnşaat’ın Sahibi genç iş adamı Şahin Zülfikarlı, bugünlerde tek başına yaptığı önemli projelerle adından söz ettiriyor. Baba mesleği olan demir üretiminin yanı sıra turizm, restoran ve inşaat sektörlerindeki projeleriyle emin adımlarla ilerleyen genç iş adamı, yaptığı her işte kaliteden ödün vermediğini belirtiyor. Zülfikarlı İnşaat’ı Zülfikarlı Holding yaparak Türkiye’de daha da büyütüp Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Türk halkına önemli hizmetlerde bulunmak istediğini söyleyen Şahin Zülfikarlı, Türkiye’deki projelerini ve başarılarının sırrını Klass’a anlattı.
“Kaliteden taviz vermiyoruz ve kendimize güveniyoruz. Şirketimiz Zülfikarlı İnşaat’ı Zülfikarlı Holding yaparak Türkiye’de daha da büyüyeceğiz ve kendimizi Türkiye’ye ispatlayacağız. Türkiye’yi seviyoruz, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve halkına faydalı olacağız.”
“Her zaman işimin başındayım. Disiplinli ve planlı çalışarak işlerimin takibini sürdürüyorum. Patron olmak oturmak değil, işinin başında durmaktır.”
Şahin Bey, genç yaşınıza rağmen Türkiye’de önemli projelerle adınızdan söz ettiriyorsunuz. öncelikle Şahin Zülfikarlı kimdir, sizi tanıyabilir miyiz?
Ben aslen Azerbaycanlıyım ve ailem hala Azerbaycan’da yaşıyor. 14 yaşımda tek başıma Türkiye’ye geldim. Burada lise eğitimimi tamamladıktan sonra 32 ayrı üniversite bölümüne girebilecek puanı alarak hak kazandım. İlk olarak Marmara üniversitesi Turizm Bölümü’ndeki eğitimimi bitirdikten sonra Bilgi üniversitesi İşletme Bölümü’ne devam ettim ve bitirdim. Şirketlerimiz olarak demir fabrikası, otel, restoranlar ve inşaat sektörlerinde çalışmalar yapıyoruz. Babam demir fabrikasını yönetiyor. Bizim asıl işimiz babamdan dolayı demir sektörüdür. Burada boru profili üretiyoruz. Demir sektöründe de daha büyük işler yapmayı planlıyoruz. Restoran, turizmcilik ve inşaat ise benim istediğim sektörlerdi. Bunu da çok şükür Türkiye’de başarıyla devam ettiriyoruz.
“İŞLERİM, KENDİ GELECEĞİM, AİLEMİN GELECEĞİ, çOCUKLARIMIN GELECEĞİ TüRKİYE’DE OLSUN İSTEDİM”
Peki, İstanbul’a gelme sebebiniz ne oldu?
çocukken Türkiye’yi televizyonlardan çok takip ederdim. Türk insanlarını da çok seviyorum. Ondan sonra aklıma koydum ve ilerideki yaşamımı Türkiye’de geçirmeye karar verdim. İşlerim, kendi geleceğim, ailemin geleceği, çocuklarımın geleceği Türkiye’de olsun istedim. Bu kararı aldıktan sonra da Türkiye’ye geldim. Ama genel olarak 16-17 yaşlarımdan beri iş hayatındayım.
“TüRKİYE’DE DAHA DA BüYüYECEĞİZ VE KENDİMİZİ TüRKİYE’YE İSPATLAYACAĞIZ”
Biraz da projelerinizden bahseder misiniz?
İnşaat projelerimiz genelde ofis ağırlıklı. Şu an Bağdat Caddesi’ndeki ve Kozyatağı’ndaki yapımı devam eden projelerimiz bittikten sonra başka yerlerde de inşaat projelerimize devam edeceğiz. Kozyatağı’ndaki projemiz bitmek üzere, Bağdat Caddesi’ndeki devam ediyor. Bunun yanı sıra inşaatlarımızda en kaliteli malzemeleri kullanıyoruz. Kaliteden taviz vermiyoruz ve kendimize güveniyoruz. Şirketimiz Zülfikarlı İnşaat’ı Zülfikarlı Holding yaparak Türkiye’de daha da büyüyeceğiz ve kendimizi Türkiye’ye ispatlayacağız. Türkiye’yi seviyoruz, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve halkına faydalı olacağız. Ofis projelerimiz bittikten sonra konut projelerine de başlayacağız. Bunun üzerine de çalışmalarımız var. Zülfikarlı İnşaatın logosundaki kuleyi ilham alarak onu hayata geçirmek istiyoruz.
Bağdat Caddesi’ndeki ve Kozyatağı’ndaki projelerinizin özellikleri neler?
Kozyatağı’ndaki inşaatımız 4300 metrekare, Bağdat Caddesi’ndeki inşaatımız da 4100 metrekare alana sahip. 11 katlı Kozyatağı projemizde bir market bir de restoran katımız var. Bağdat Caddesi’nde 4 bodrum katı, giriş katı, yükseklik olarak da 4 kat oluyor. Bağdat Caddesi’ndeki projemizde de zemin katımızı yine restoran olarak devam edeceğiz. Restoranların işletmesini biz yapacağız. Kendi patentimiz olan ve 5 şubemiz olan markamız 555-IST Cafe olarak işleteceğiz. İnşallah bu konuda şubeleşmeye de devam edeceğiz.
“DİSİPLİNLİ VE PLANLI çALIŞARAK İŞLERİMİN TAKİBİNİ SüRDüRüYORUM”
çok genç yaşta çok güzel işlere imza attınız. Bunu nasıl başardınız?
Tam olarak bir iş aşığıyım diyebilirim. Her sabah 8’de uyanırım, en geç 9-9.30 gibi işimin başında olurum. Her zaman işimin başındayım. Disiplinli ve planlı çalışarak işlerimin takibini sürdürüyorum. Patron olmak oturmak değil, işinin başında durmaktır. çok sabırlı ve eğlenceli biriyimdir. İş hayatımda çalışanlarımla hep arkadaş gibiyimdir. Ama iş hayatında da tabi ki prensiplerim var. O disiplini hiçbir çalışma arkadaşım bozamaz.
“PATRONU PATRON YAPAN EKİBİDİR”
Başarılı bir iş adamı için ekibinin iyi olması önemlidir… Siz nasıl bir ekiple çalışıyorsunuz?
Ekip benim için çok önemli. Patronu patron yapan ekibidir. Ekibinle arkadaş gibi olacaksın. İş disiplini ve prensip ayrı konu tabi. çalışma ofisimiz de Gebze’de yer alıyor. Kozyatağı projemizde de kendimize bir ofis ayırdık. Zülfikarlı İnşaat olarak burada da ofisimiz devam edecek. Şu an genel olarak Gebze’de oluyorum. Şantiyelerime uğrayarak kontrollerimizi yapıyoruz.
6 ay önce çırağan Sarayı’nda görkemli bir düğün töreniyle dünya evine girdiniz. Eşinizle tanışma hikayeniz nasıl oldu?
Eşimi 15 senedir tanıyordum, kendisi de Azeri. çocukluk arkadaşımın ablasıydı. Hepimiz aynı sınıfta okuduk. Zaman geçti, büyüdük ve onunla evlenmek nasip oldu. 6 ay önce çırağan Sarayı’nda düğün yaptık. Sevdiğimiz arkadaşlarımız sağ olsun Murat Boz, Hadise, Mahsun Kırmızıgül de düğümüze katıldılar ve sahne aldılar. çok güzel bir düğün oldu.Allah herkese benim gibi güzel evlilikler nasip etsin.