Rahat, Şık ve Zarif Yaşam Alanını Bodrum’a Armağan Etmekten Çok Mutlu ve Gururluyuz.

Rahat, Şık ve Zarif Yaşam Alanını Bodrum’a Armağan Etmekten Çok Mutlu ve Gururluyuz. Rahat, Şık ve Zarif Yaşam Alanını Bodrum’a Armağan Etmekten Çok Mutlu ve Gururluyuz.

Dinesty Group Yönetim Kurulu Başkanı ve Villa Azur Restaurant & Beach Club Bodrum’un ortağı Metin Şen mekanlarının eşsiz mutfağını Klass’a anlattı...

Dinesty Group Yönetim Kurulu Başkanı ve Villa Azur Restaurant & Beach Club Bodrum’un Ortağı Metin Şen dünyanın en önemli turizm lokasyonlarından birisi olan Miami’de büyük ilgi gören Villa Azur Restaurant & Beach Club’ı Ege’nin incisi Bodrum’la buluşturarak Türkiye’ye yeni bir marka kazandırdı. “Villa Azur sadece Miami’de değil, Meksika’da, Dallas’da ve bugün Vegas’ta da bir projeye başlamış olması itibari ile bilinen bir marka” diyen Metin Şen her zaman ileriyi hedefleyen dinamik bir ekip olduklarını ve Villa Azur markasını İstanbul’a taşımak için de çalışmalar ve hazırlıklar yaptıklarını vurguladı. Dinesty Group Yönetim Kurulu Başkanı ve Villa Azur Restaurant & Beach Club Bodrum’un Ortağı Metin Şen ile bu yatırımıyla yeme içme sektörüne kazandırdığı yenilikleri Klass okurları için konuştuk.

 

“Villa Azur gerek yemekleri ile gerekse eğlence sektörüne kazandırdıkları ile dünyaca bilinen bir marka. Dinesty Group olarak, sektördeki hem yerel hem de global tecrübelerimiz ile Villa Azur markası birleşince hem gastronomik açıdan hem de eğlence sektörüne getireceği soluk ile Bodrum’un dünyaca ünlü bir Restaurant & Beach Club’ı var artık.”

 

Metin Bey, Dinesty Group olarak Miami’de büyük ilgi gören Villa Azur Restaurant & Beach Club’ı Bodrum’la buluşturdunuz. öncelikle Dinesty markanızdan bahsederek Villa Azur markasını Türkiye’ye getirme sürecinizi anlatır mısınız?

Dinesty Group olarak, bundan 6 yıl önce gastronomi sektörüne adım attığımızda ilk hedefimiz yurt dışındaki markaları Türkiye’ye getirmek, burada eksik olduğuna inandığımız ve geliştirilmesi gerektiğini düşündüğümüz konseptleri Türkiye’ye adapte etmekti. Bu çerçevede önce Serafina ile başladık. Atatürk Havaalanına Caviar House & Prunier markasını getirdik. Akabinde L’Entrecote de Paris’i, Fransa’nın meşhur lezzet markasını Kanyon’da ortağımla birlikte faaliyete geçirdik. Son olarak da Saint – Tropez ve Cannes’ın harika çocukları olarak bilinen Paul Breuza, Jean Philippe Bernard ve Micheal Martin ile beraber onların kurduğu Miami’deki Villa Azur markasını Türkiye’ye getirdik. Villa Azur sadece Miami’de değil, Meksika’da, Dallas’da ve bugün Vegas’ta da bir projeye başlamış olması itibari ile bilinen bir marka. Bu markanın Bodrum’a çok uyum sağlayacağını düşünerek çok kısa bir sürede de olsa, ülkemizin ve dünyamızın içinden geçtiği bu zorlu süreçte, pandemi döneminde Türkiye’ye, Bodrum’a getirmeye karar verdik. Plajımız, sertifikalı kumumuz Bodrum’da hiçbir beach’te bulunmayan büyüklükte geniş bir alana yayılı. Bodrum dışında uygun bir lokasyon bulursak, Villa Azur’u İstanbul’da da açmak istiyoruz. Villa Azur, hem güvenilir bir marka. İstanbul’a da çok yakışacağını düşünüyoruz.

 

Villa Azur Restaurant & Beach Club’ın konseptini oluştururken nelere dikkat ettiniz? Mimari tasarım çalışmalarında nasıl bir yol izlediniz?

Villa Azur Restaurant & Beach Club Bodrum konsept tasarımını yaparken, “Rahat, şık ve zarif bir yaşam biçimi” temasından ilham aldık. Abdullah Burnaz’ın da mimari bakış açısı ile ortaya çok güzel bir yaşam alanı çıkmış oldu. Misafirlerimizin kendilerini hem rahat hem de özel hissedecekleri bir mekân yaratmak, hem fiziki hem de görsel açıdan bizler için öncelik oldu. Mekân içerisinde misafirlerimize farklı farklı yaşam alanları sunmak istedik. Her köşesinin kullanılabilir, ötesinde keyif alınabilir bir deneyim yaşatmasını istedik onlara. Restoran tarafımızın yanı sıra; geniş beach ve iskele alanımız, kum plajımız ve localarımız da bu noktada fark yaratan önemli unsurlarımızdan oldu. Tüm bu konsepti de “Yaşayabileceğiniz en gezgin deneyim” olarak adlandırıp, kapılarımızı misafirlerimize açtık.

 

Burada sunduğunuz hizmetleri ve bu mekanla sektöre kazandırdığınız yenilikleri öğrenebilir miyiz?

Profesyonel ellerden çıkan lezzetli yemekler, geniş bir Akdeniz mutfağı yorumu ve enfes kokteyllerin yanı sıra; misafirleri hem dinlendiren hem eğlendiren bir mekân yaratmayı amaçladık. Pandemi sürecine rağmen hızlı bir giriş yaptık sektöre. Esasında çok daha büyük bir açılış yapmaktı amacımız ve şartlar bu şekilde gelişmeseydi her Cumartesi değişen konsept partiler yapmayı düşünüyorduk. Ancak yine de sosyal mesafe ve genel kurallara uyarak insanların bu zor süreçte özlediği eğlence algısını yaratmaya ve hassasiyetle misafirlerimize yaşatmaya devam ediyoruz.  Summer Party, Saturday Vibes ve Sunset Party’leri ile nabzımızın hep canlı kalmasını amaçladık. Biz eğlenir ve keyif alırsak aynı keyfi misafirlerimize de yaşatabileceğimize inanıyoruz. Kum plajımız, iskelemiz, localarımız ve mekân içerisindeki konseptlerimiz ile farkımızı misafirlerimizle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Hele ki ülkemizin ve dünyanın içinden geçtiği zor dönemler göz önünde bulundurulduğunda; bu zor dönemde dahi adım atmaktan bir an bile tereddüt etmedik. Ekibimize ve markamıza güvenip yola çıktık. Bu konuda sahip olduğumuz ilhamı; sektörümüze de yansıtabildiysek ne mutlu bize. Yanı sıra; D Plaj ve Dirisa grubu ile de çok yüksek bir sinerji yakaladık. Bu iş birliğimizi de önümüzdeki senelerde katlayarak arttıracağımıza inanıyoruz. Onlarla olan bu birliktelik de bu katma değerin büyümesinde son derece önemli bir rol oynuyor elbette.

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Ağustos sayısında...