Rakiplerimizi Satın Alarak Türkiye’deki En İyi Üç Firmadan Biri Olmayı Hedefliyoruz

Rakiplerimizi Satın Alarak Türkiye’deki En İyi Üç Firmadan Biri Olmayı Hedefliyoruz Rakiplerimizi Satın Alarak Türkiye’deki En İyi Üç Firmadan Biri Olmayı Hedefliyoruz

Armed Güvenlik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz, mesleki başarısını, en büyük hobisi oyunculuğu ve gelecek hedeflerini Klass’a anlattı...

Başarılı ve ünlü iş adamı Armed Güvenlik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz, 1996 yılında kurduğu güvenlik şirketini bugün Türkiye’nin en iyi üç firmasından biri haline getirme yolunda emin adımlarla ilerliyor. Pratik zekası ve girişimci kişiliğiyle önlenemez hale gelen mesleki başarısıyla tanınan İbrahim Yılmaz’ın bir de fazla bilinmeyen çok renkli bir dünyası var. Aldığı tiyatro, sinema, etkili konuşma, hitabet ve kişisel gelişim eğitimleri ile kendini en iyi şekilde yetiştirmeyi başaran İbrahim Yılmaz, yıllardır bu yeteneklerini ticaret hayatının yanı sıra ekranda rol aldığı dizilerde de sergiliyor. Oyunculuğun en büyük hobisi olduğunu söyleyen Armed Güvenlik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz ile her geçen gün dev bir yapıya dönüşen Armed’i, ürettikleri yeni projeleri, gelecek hedeflerini ve oyunculuk kariyerini Klass okurları için konuştuk.  

 

“Güvenlik sistemlerinin devreye girdiğini Armed ışığı gösterir. Aklıma güzel bir fikir geldi ve benim reklamımı Türkiye’deki ve dünyadaki bütün güvenlik firmaları yapabilir diye düşündüm. Türkiye’deki ve dünyadaki bütün firmalar güvenlik sistemlerini kurduklarında “Armed düğmesi yandığında alarm kurulmuştur, güvendesiniz” cümlesini kuruyorlar. Şu anda bu isimden dolayı Türkiye’de Armed markasını bilmiyorum, tanımıyorum diyen yoktur.”

 

“Güvenlik sistemleriyle ilgili ‘Panik Butonu’ adında bir uygulama çıkarttık. Biz onu daha çok eşinden şiddet gören kadınların o anda eşinden daha fazla zarar görecek korkusuyla bir yerlere ulaşamamasını ortadan kaldırmak ve aynı zamanda kapkaça ve tacize de maruz kalan kadınlar için geliştirdik. Cep telefonunda bulunan bu uygulamadaki Panik Butonu’na bastığınız zaman tek tuşla, adres vermeden, biz sizin olduğunuz yeri tespit ediyoruz ve size polis yönlendiriyoruz.”

 

 

 

İbrahim Bey, öncelikle sizden Armed Güvenlik’in kuruluş hikayesini dinleyebilir miyiz?

Kendi evimde olan bir hırsızlık olayından sonra güvenlik işini araştırmaya başlamıştım. öncelikle ilerde hırsızlık olaylarının artabileceğini düşünerek bu sistemi alıp evime kendim kurdum. Sonra güvenlik sistemlerini araştırmak üzere yola çıktığımda bu işi yapabileceğim kanısına vardım. Orta okul zamanlarımdaydım ve bu işi yapabileceğime o zamanlar karar vermiştim. O dönem babamın restoranında çalışıyordum. Babam bu sistemi eve kurduğumu gördükten sonra “Bizim mesleğimiz ileriye dönük çok geçerli bir meslek olmayabilir, sen daha ileriye dönük bir meslek yapmak için böyle bir işe başla” diyerek bana destek verdi. Sonra güvenlik sistemleri kuran bir firmada işe başladım. öğlene kadar okula gidiyordum, öğleden sonra ise çalışıyordum. İlerleyen zamanlarda ise işi çok iyi öğrenmek için büyük çaba gösterdim. Zaten ilk defa bu sistemi evime kurduğumda genel bilgileri almıştım ve elim yatkın olduğu için de hemen kendi evimize kurabilmiştim. Zamanla çalıştığım yerde montaj yapmaya başladım. Sonra kendimi geliştirdim ve daha fazla bu firmada durmama gerek kalmadığını düşündüm. Bir süre cep telefonuyla kendim dışardan güvenlik sistemleri kurmaya başladım. ürünün siparişini alıyordum, pazarlamasını yapıyordum ve malzemeleri alıp ürünleri takıyordum. Bunları İ.E.T.T araçlarıyla günde üç otobüs değiştirerek yapıyordum. önce işi alıyordum sonra malzemeleri temin ediyordum sonra da montajını yapıp geri dönüyordum. Fakat o süre zarfında müşteriler bana sadece cep telefonuyla ulaşabiliyorlardı. çünkü bir şirket kuruluşu yapmamıştım. Belli bir müşteri portföyüne ulaştıktan sonra bu sefer ‘Armed’ ismi adı altında bir açılış yaptım.

 

Peki, neden ‘Armed’ ismini tercih ettiniz?

‘Armed’ İngilizce bir isimdir. Güvenlik sistemlerinin devreye girdiğini Armed ışığı gösterir. Aklıma güzel bir fikir geldi ve benim reklamımı Türkiye’deki ve dünyadaki bütün güvenlik firmaları yapabilir diye düşündüm. Bütün güvenlik şirketleri hangi marka olursa olsun ileride benim rakiplerim olacaklar; bunlara öyle bir şey yapmalıyım ki bunlar her sistemi sattıklarında veya kurduklarında bir kere de olsa benim markamın ismini müşterilere hitap etsinler istedim. Türkiye’deki ve dünyadaki bütün firmalar güvenlik sistemlerini kurduklarında “Armed düğmesi yandığında alarm kurulmuştur, güvendesiniz” cümlesini kuruyorlar. Şu anda bu isimden dolayı Türkiye’de Armed markasını bilmiyorum, tanımıyorum diyen yoktur. Bu sektöre yakın olan herkes bizim markamızı bilmek zorunda. çünkü Armed kelimesini kullanmadan müşterisine sistemini anlatamaz ve bunun da tek patent sahibi benim. Ben istesem bütün Türkiye’deki sistemlerin üzerinde yazılı olan Armed isminden ötürü patenti ben de olduğu için telif hakkı alma şansım da var. Ama onlar benim reklamımı yaptığı için telif istemiyorum; onlar hep Armed demeye devam etsinler. çünkü o kelimeyi muhakkak kullanmak zorundalar. Bir de bizim marka ismimizin şöyle bir özelliği de var; Armed demek zırhlı demek, diğer anlamı da pimi çekilmiş bomba demek ya da silahlanmış anlamına da geliyor. İngilizcede birkaç anlam altında toplanıyor. Yani Armed dediğinizde aklınıza gelebilecek cevaplardan birisi de zırhlı demek. Yani ‘Biz güvenlik sistemini kuruyoruz ve sizin bulunduğunuz alanı zırhlıyoruz’ anlamında da bir ironi yapıyoruz. İsmin böyle birçok anlamı ortaya çıkıyor. Bu da bizim karşı tarafa güven vermemiz açısından faydalı bir şey olduğunu düşünüyorum.

 

EŞİNDEN ŞİDDET GöREN, KAPKAçA VE TACİZE MARUZ KALAN KADINLAR İçİN ‘PANİK BUTONU’ ADINDA BİR UYGULAMA çIKARTTIK

Peki, bundan sonra işinizle ilgili yapmayı düşündüğünüz projeler var mı?

Güvenlik sistemleriyle ilgili ‘Panik Butonu’ adında bir uygulama çıkarttık. Biz bunu daha çok eşinden şiddet gören kadınların o anda eşinden daha fazla zarar görecek korkusuyla bir yerlere ulaşamamasını ortadan kaldırmak ve aynı zamanda kapkaça ve tacize de maruz kalan kadınlar için geliştirdik. Cep telefonunda bulunan bu uygulamadaki Panik Butonu’na bastığınız zaman tek tuşla, adres vermeden, biz sizin olduğunuz yeri tespit ediyoruz ve size polis yönlendiriyoruz. Genelde kadın abonelerimiz için ‘Tek tuşla polis anında yanınızda’ diye bir uygulama yaptık. Gelecek için böyle atılımlar ve yatırımlar yaptık. Bunun alt yapısını hazırladık.

 

“SABOTAJA KARŞI DUYARLI BİR SİSTEM”

Armed’in farklı ve ilginç yatırımları var mı?

Mesela  güvenlik sistemini bir firma için kurduğumuzda, firmada çalışan 30 kişi varsa bu 30 kişiden hangisinin sabah iş yerini açtığını, akşam ise kimin kapattığını kısa mesajla firma yetkilisine bildiriyoruz. Yani siz bu güvenlik sistemini kurdurduğunuzda aslında sabah şirketinizin kaçta açıldığını ve akşam kaçta kapatıldığını bizim yolladığımız sms yolu ile görebiliyorsunuz. Bunun dışında iş yerinin elektriğinin kesildiğini bu sistem sayesinde öğrenebiliyorsunuz. Artı olarak bu güvenlik sistemlerini hırsızlar imha edip devre dışı bırakamıyorlar. Kablo kesiminde, elektrik kesiminde ve akü kesiminde cihazımız kesinlikle devre dışı kalmıyor. Yani sabotaja karşı duyarlı bir sistem.

 

Siz işiniz gereği mutlaka çok ilginç durumlarla karşı karşıya kalıyorsunuzdur. Peki, başınıza gelen ilginç olayları bizimle paylaşır mısınız?

Ben bu işin pazarlamasından ve satışından geliyorum. Kendi ürünlerimi ilk kendim satmaya başladım. Sonradan 60 kişiye yakın bir ekibim oldu. İlk pazarlama ve satışını yaptığım zamanlarda bir firmaya gitmiştim. “Ben güvenlik sistemleri için geldim” dediğim an hemen kapıyı kapatıp kilitlediler. Meğer firma daha yeni soyulmuş üstüne ben içeri girmişim. Düşünün o an içerde polisler var. Beni hemen sorguya aldılar. Oranın soyulmuş olduğunu bilseydim o an zaten oraya gitmezdim. O sırada bir düşünceye sahip oldum. Polislere ve firma sahibine buradan kaç paralık mal çalındığını sordum. 200 bin liralık bir kayıpları olduklarını söylediler. Ben de dedim ki “Size yapacağım sistemden belki ben 100 dolar kazanacağım. 200 bin liralık malınızı çalmış olsaydım sizden 100 dolar daha para kazanmak için buraya tekrardan gelir miydim?” dedim. Ondan sonra ikna oldular. Sonradan da o kişiyle arkadaş olduk. Yaklaşık 15-16 yıldır benim sistemimi kullanmaya devam ediyorlar.

 

“DİZİLERDE YARDIMCI ROLLERDE YER ALIYORUM”

Başarılı bir işadamı olmanız yanı sıra oyunculukta yapıyorsunuz. Yaptığınız işten ötürü ilginç rol teklifleri alıyor musunuz?

Ara sıra dizilerde yardımcı rollerde yer alıyorum. Beni bir gün Arka Sokaklar dizisinden çağırdılar. Dediler ki; “İbrahim Bey sizin için uygun bir rol bulduk. Hırsızlık çetesinin başı olacaksınız” ben de “Siz benim ne iş yaptığımla ilgili bilgi sahibi değil misiniz? Daha uygun bir rol yok mu?” dedim. “Hırsızların başı olacaksınız onları yöneteceksiniz, ondan sonra yakalanıp sizi polise teslim edeceğiz” dediler. “Ben güvenlik sistemi işiyle uğraştığım için güvenlik sistemleri sektöründeyim. Televizyonda beni o şekilde gören kişiler ‘Seni hırsızlıkla, soygunculukla ilgili bir yerde gördüm’ der güven sarsan bir izlenim oluşur” dedim. Ve rolü kabul etmedim. çünkü o roller insanlara yapışıyor.

 

“OYUNCULUKLA İLGİLİ HİçBİR ZAMAN BİR üCRET TALEP ETMEDİM. öDEME çIKTIĞINDA DA ‘öDEMEYİ ORADA DAĞITIN’ DİYORUM”

Peki, oyunculuk hikayeniz nasıl başladı?

Tiyatro, sinema, etkili konuşma, hitabet ve kişisel gelişimle ilgili birçok bölümde eğitimler aldım. Hep yan roller için teklifler geliyor; işimden arta kalan zamanlarda onlara elimden geldiğince katılmaya çalışıyorum. Tabi ben bunu tamamen hobi olarak yapıyorum. Ve hatta dizi çekimlerine gittiğimde ve hiçbir ücret almadığımda arkadaşlarım çok şaşırıyor. “Niçin ücret istemiyorsun?” diye soruyorlar. Ben oyunculukla ilgili hiçbir zaman bir ücret talep etmedim. çünkü tamamen hobi olarak yapıyorum. Hatta ödeme çıktığında beni aradıklarında “ödemeyi orada dağıtın” diyorum. Hiçbir zaman oyunculukla ilgili bir gelir talebim olmadı. Hırsızlık rolü olmadığı sürece de giderim.

 

“BENİM İçİN ALTIN KURAL; HİçBİR MüŞTERİ BİZE KIZIP BİZİ TERK EDEMEZ”

Peki, başarı kurallarınız nelerdir? İş hayatınızda gerçekten sıfırdan başlayıp bugünlere gelmişsiniz ve şu anda Türkiye’nin en büyük güvenlik şirketlerinden birine sahipsiniz. Nasıl bir başarı yolu izlediniz?

Benim bu şirketteki en büyük kuralım ‘Bir tane müşterim bile beni bırakıp benden gidemez.’ Bir müşteri benden şikayetçi olduktan sonra o müşterinin benden gitmemesi için gerekirse akşam iş çıkışına kadar onu beklerim, yemeğe götürürüm, bütün sistemlerini yeni baştan da değiştiririm. Benim için altın kural ‘Hiçbir müşteri bize kızıp bizi terk edemez.’ Kıyıda köşedeki, bana çok para kazandırmamış bir müşteri de benden gidemez. Benim bu işteki en büyük sevdam budur. Bir müşterimi dahi kaybetmek istemem. Her bir müşterimi altın, elmas gibi görüyorum. Bu yüzden de sonuna kadar müşteri memnuniyeti diyorum. Bunun dışında 12-13 yıldır tüm organizasyonlarda, etkinliklerde yer alıyorum, içkili ve içkisiz. Ama benim en büyük özelliğim sigara ve alkol tüketmiyor olmam. Mesela Kıbrıs’a giderim casinonun içinde olurum ama kumar oynamam. Arkadaşlarımla hep beraber rakı-balığa gideriz, ben şalgam suyu içerim. Yani 12 yıldır ben her yerde varım ama sigara ve alkol kullanmadım. Ben bunun başarımın altın kuralı olduğunu düşünüyorum. çünkü ne kadar gezersem gezeyim sabahleyin yine dinç kalkıyorum. İşimin başına sağlıklı bir şekilde dönüyorum, sporumu yapıyorum. Bunun benim işimdeki başarı sırlarımdan bir tanesi olduğunu düşünüyorum.

 

“ARMED’İ ALTINDA TOPLADIĞIMIZ DİĞER MARKALARLA BİRLİKTE DAHA BüYüK HALE GETİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”

Peki, bundan sonra Armed için planlarınız nelerdir?

Yakın bir tarihte yine güvenlik sektöründe hizmet veren çok büyük bir güvenlik sistemleri şirketini satın aldık. Hizmet verdiği bütün aboneler bizim şirketimize taşındı. Şu an onların abonelerine de hizmet vermeye başladık. Yine bu sektöre girmiş fakat bu sektörde daha fazla ilerleyemeyeceğini düşünen güvenlik sistemleri alanında hizmet veren şirketleri kendi bünyemize dahil ediyoruz, satın alıyoruz. Ve bu işi daha kapsamlı daha büyük bir hale getiriyoruz. Armed’i altında topladığımız diğer markalarla birlikte daha da büyük hale getirdik. Daha önce küçük küçük alımlar yapmıştık. Şu an yaptığımız alımlar ise çok büyük. Ve bundan sonra da bu işi devam ettiremeyeceğini veya gelişemeyen firmalara bir teklif yapıyoruz ve güvenlik sistemleri yapan rakiplerimizi satın alıyoruz. Türkiye’deki en iyi üç firmadan biri olmayı hedefliyoruz.