“Organlarımız ne kadar sağlıklı ve güçlü olursa bedenin dışarıdaki görseli de bir o kadar güzel ve sağlıklı olur”
10 yıldır Renaissance By Zübeyde markasıyla estetik alanında hizmet veren Uzman Estetisyen Zübeyde Dal, danışanlarını kendi adını taşıyan yeni markası “Zübeyde Dal Estetik” ile Bahçeşehir’deki merkezinde ağırlamaya devam ediyor. Estetik uygulamalarında dış güzelliğin yanında iç güzelliğe de büyük önem veren ve çalışmalarını bu yönde gerçekleştiren Zübeyde Dal, bütünsel olarak ele alınan işlemlerin sağlıklı ve uzun süre etkili olacağının altını çiziyor. Zübeyde Dal Estetik Merkezi’nin Kurucusu Zübeyde Dal, bütünsel güzelliğin önemini ve uygulamalarının detaylarını Klass’a anlattı.
“Diyet programlarıyla birlikte 15 seans uyguladığımız Micro Plus sayesinde kişiler 8-10 cm incelebiliyor. Bir seansı 75 saatlik spora eş değer olan bu uygulama siz hiç hareket etmeden kaslarınızı çalıştırırken aynı zamanda yağlarınızı da yakıyor. Nasıl ki sporda yağ yakılıyorsa aynı şekilde burada da spor etkisi yaratıyoruz.”
Zübeyde Hanım, 10 yıldır Rönesans markasıyla hizmet verdiğiniz Bahçeşehir’deki merkezinizde artık kendi adınızı taşıyan “Zübeyde Dal Estetik” adıyla çalışmalarınıza devam ediyorsunuz. Uzun yıllar bu sektörün içinde olan biri olarak deneyimleriniz ve gözlemlerinize göre estetik insanların hayatında nasıl bir yer aldı?
Bundan 5 yıl önce danışanlarıma 30 yaşından sonra estetik uygulamalar yapmaya başlayın derdim. Şu anda biz bu yaşı 25’e çektik. çünkü yeni nesilde sağlıklı beslenme ve düzenli yaşam oranı oldukça düştü. Yeni jenerasyon daha çok şehir hayatının yoğunluğuna kapılıyor ve kendine çok az bakabiliyor. Bu sebeple düzen zincirini kaybediyor ve geç uyuyan geç uyanan kişiler haline geliyorlar. Bu sebeple gece saat 21-23 arasında aktif olması gereken hormonları vücut salgılamıyor. Biz bunu yapmadığımız için bu hormonları erteledik. Gece 3’te uyuduğumuzda tamamen o hücreler ölmüş oluyor ve kendini yenilemiyor. Sabah hem bitkin kalkmış oluyorsunuz hem kahvaltı süreciniz aksamış oluyor hem de bu zincirde diğer beslenme vakitleri de aksamış oluyor. Hücreler de kendini onaramadıkça, yenileyemedikçe azalmaya başlıyor ve bu şekilde de yaşlanma başlıyor. Düzenli bir yaşamın hücre onarımı için etkisi çok önemli. İnsanların şu an yüzde 80’i estetiğe sağlıktan daha çok önem veriyor. çünkü bedenimizde bir şeyler eksik olduğunda iş hayatında da sosyal hayatta da geri planda kalıyorsunuz. özgüven zaten çok fazlasıyla kayba uğruyor. İnsanların çoğunda artık göz altı torbaları var. Genetik değilse ya da bir böbrek rahatsızlığı yoksa bunun tek sebebi uykusuzluktur. Bulunduğumuz her ortamda artık wi-fi bulunuyor bu da radyasyona sebep oluyor. Bu da hem beyindeki sinyalleri öldürüyor hem de gözleri etkiliyor ve göz altı morlukları oluşturuyor. Bu da yaşlanmanın birinci aşamasını başlatmış oluyor.
Siz danışanlarınız için nasıl bir beslenmeyi öneriyorsunuz?
Ben belirli aralıklarla detoks yapılması taraftarıyım. Detoks yapmak sindirim sistemini temizliyor. Mesela insanlar bunun için bir gün oruç tutabilirler. Böylelikle sindirim sistemi aç bırakarak temizlenmesi sağlanabilir. Sindirim sistemindeki faydalı ve faydasız parazitler suda tutunmaz. Bir şekilde dışkı yolu ile atılırlar. Böyle iki günlük bir kür verilip sindirim sisteminin temizlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Ve bunun sonrasında beslendiğimizde sindirim sistemimiz daha çabuk çalışacak, faydalı olan proteinlerin faydasız olan bakterileri emmesi daha kolay olacaktır. Bu anlamda önerilerimin arasında mutlaka hyaluronik asit, kollajen, probiyotikler var ve bunlar sindirim sistemini düzenlemekte etkilidir. Probiyotikler aynı zamanda bizim almamız gereken canlı bakterilerdir. Bunlar yaşlanmayı geciktirecektir. Hepimiz yaşlanacağız ama sağlıklı yaşlanmak önemli. Bireylerin 80-90 yaşına kadar kendi ihtiyaçlarını kendilerinin karşılaması gerektiğini düşünüyorum. Bunun için spor, sağlıklı beslenmek ve uyku çok önemli. Sporu da spor salonunda önermiyorum açık alanda yapılmasını tercih ediyorum. Bununla birlikte yapılacak olan sağlıklı beslenmede her şeyden uzak durum, hiçbir şey yemeyin mantığını çok fazla doğru bulmuyorum. Gerekirse tatlı da yenilmeli vücudun ona da ihtiyacı var. Ama önemli olan onu bir sonraki günde telafi etmek, dengelemektir.
“ORGANLARIMIZ NE KADAR SAĞLIKLI VE GüçLü OLURSA BEDENİN DIŞARIDAKİ GöRSELİ DE BİR O KADAR GüZEL VE SAĞLIKLI OLUR”
Anlaşılan o ki siz dış güzellik kadar iç güzelliğe de önem veriyorsunuz. İç güzellikte yaşanılan eksiklikler için neler öneriyorsunuz?
Güzellik mükemmel bir yüz veya bilinçli bir görünüm değildir. Güzellik, saç, cilt, vücut ile kişiliğin sentezidir, başkalarını taklit etmeden özel olabilmektir. Güzellik sağlıktır, harekettir, yaşamın en önemli detayıdır. Güzellik iyi görünüm, kusursuz, sağlıklı düzgün bir vücuttur. Şu dönemde doğal estetik ve doğal güzellik en önemli unsur. Doğal güzellik için benim danışanlarıma önerim mutlaka içeriden sağlıklı beslenmeye özen göstermek gerekiyor. 30 yaşından sonra mutlaka kollajen, hyaluronik asit ve mezoterapi uygulamaları öneriyorum. Ve sindirim sistemi ile ilgili herhangi bir problemleri varsa bunun çözümüne gidilmeli. Bununla birlikte kişiler zayıflayıp dış görünüşlerini daha sağlıklı yapabilirler. Organlarımız ne kadar sağlıklı ve güçlü olursa bedenin dışarıdaki görseli de bir o kadar güzel ve sağlıklı olur. çünkü beden içerden beslenir. Biz burada yüze ne kadar işlem yaparsak yapalım (tabi verdiğimiz bütün anti agingler faydalı) ama siz içeriden kollajen artanını desteklemezseniz bu size 2-3 ay sonra geri döner. çünkü vücudun üretmesi gereken bir şeyler var. Buna müdahale edilemez. Sadece iyi beslenerek, takviyeler alarak bedeninizdeki proteinleri, yapı taşlarını, hücrelerini çoğaltmış ve diri tutmuş olursunuz. Bunu da sporla desteklersiniz.
Peki, yapılan bu uygulamaların kalıcılığını sağlamak için nelere dikkat etmek gerekiyor?
Kalıcı ve sağlıklı güzellik insanın içinden başlar. Ondan sonra vücudun dışında oluşan deformasyonlar için biz burada gereken dış müdahaleyi yapıyoruz. Ama cildi çok donuk, soluk, göz altı mor ve dışarıdan psikolojisi bozuk bir görüntüyü değiştirmek sadece dışarıdan müdahale ettiğimiz estetik uygulamalarla gerçekleşemez. Ya da vücudunuzun derisindeki hyaluronik asit kaybolmuş ve siz ince çizgilerle kuru pul pul olmuş bir deriye sahipsiniz. Bu şekilde istediğiniz vücut ölçülerine de kavuşsanız bunun sağlıklı bir güzellik olduğu söylenemez. Bu yüzden iç güzellik bizim alanımızda çok değerlidir. Kalıcı güzellik elde edebilmek için aynı zamanda bu uygulamaların sürekliliği de çok önemlidir. Ama mesela dış müdahale yapacağımız sırada kişi antidepresan hapı kullanıyorsa yapacağımız uygulamaları erteliyoruz. çünkü antidepresan beyin hücresinde bazı kontrolleri ele alıyor ve kası gevşetiyor. Biz kası dışardan sıkılaştırmaya çalışsak da antidepresanlar bu uyarıyı yok ediyor. Bu sebeple bu unsura da bizim için çok önemli.
Röportaj: Erdi Kartal
Fotoğraflar: Uğur Atun
Mekan: çırağan Palace Kempinski
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Nisan sayısında..