Türkiye’nin İleri Teknolojik Ekipmanlar İle Donatılmış, Kliniğini Açıyoruz

Türkiye’nin İleri Teknolojik Ekipmanlar İle Donatılmış, Kliniğini Açıyoruz Türkiye’nin İleri Teknolojik Ekipmanlar İle Donatılmış, Kliniğini Açıyoruz

Bergedent Estetik Diş Hekimliği ve İmplantoloji Kliniği Sahibi Dt. Tunç Berge, son teknoloji yeni kliniğini Klass’a anlattı.

Diş hekimliğinde yüksek teknolojiyi yıllardır uygulamalarında başarıyla kullanan ve birçok alanda öncü hekimlerden biri olan Bergedent Estetik Diş Hekimliği ve İmplantoloji Kliniği Sahibi Dt. Tunç Berge, Türkiye’nin teknolojik ve görkemli mimari tasarımına sahip kliniğini açıyor. Vadi İstanbul lokasyonunda 650 metrekarelik 2 katlı alana yayılmış büyük bir klinik oluşturan ve Türkiye’de bulunan ileri teknolojik aletlerle donatarak hayata geçirmeye hazırlanan Dt. Tunç Berge, aile mesleğinin 65. yılında başarılarını bir adım daha öteye götürmenin gururunu yaşıyor. 33 yıldır mesleğini başarıyla sürdüren Bergedent Estetik Diş Hekimliği ve İmplantoloji Kliniği Sahibi Dt. Tunç Berge ile örnek uygulamalarını, teknolojiye olan merakını ve kurduğu yeni kliniğini Klass okurları için konuştuk.
 

Tunç Bey, Türkiye’nin başarılı diş hekimlerinden birisiniz. Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz? Sizi farklı yöntemleriniz nelerdir?

1988 yılı İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi mezunuyum. Bu yıl itibari ile diş hekimliğinde aileden gelen Berge soyadını 65. yılında gururla devam ettiriyorum. Babamın mesleğe başlaması ve 33 yıldır da benim meslek hayatım ile birlikte 65 yıldır bu camiada adımızı yaşatıyoruz. Mezun olduktan sonra kendi kliniğimi açtım. 30 yıldır Ataköy’deki kliniğimde hizmet veriyorum. 30. yıl olma sebebi ile 2. şubemizi açma projesi oluşturduk. Şu anda Vadi İstanbul lokasyonunda 650 metrekarelik 2 katlı alanda yayılmış büyük bir klinik oluşturuyoruz. Teknolojik aletlerin yoğunluğundan ve mimari tasarımından dolayı, Türkiye’nin yine ilklerinin yaşanacağı bir klinik açıyoruz. Ağustos ayından itibaren Vadistanbul kliniğimizde hizmete başlıyoruz. Klinik hayatım içerisinde sürekli yurt dışı
eğitimlerim oldu. İtalya’da Genova Üniversitesinde Lazer Diş Hekimliği ve Roma Marconi Üniversitesinde Oral İmplantoloji ve Ağız Cerrahisi konularında mastırlarımı tamamladım. 2019 senesine kadar aynı üniversitede misafir profesör olarak görev aldım.

Yenilikçi ruhunuz olduğunu söylediğiniz. Peki hastalarınıza kullandığınız özel tedavi yöntemlerini anlatır mısınız?
Son zamanlarda estetik uygulamalar ön planda. Mesela gülüş tasarımı, Hollywood smile dediğimiz estetik uygulamalar çok yaygınlaştı. Hem beyaz, hem pembe estetik ön plana çıkıyor. Dişetlerinde yapılacak düzenlemelerde lazer teknolojisini kullanıyoruz. Hızlı iyileşme nedeniyle zaman kazandırıyor. Onun dışında diş çekimlerinden sonra yapılan işlemlerde lazer oldukça etkili. Mutlaka çekim yapacağımız yeri lazerle temizliyoruz. Hem iyileşmesini hızlandırıyor hem de çalıştığımız ortamı steril hale getiriyor. İmplant yapımı öncesi lazerler ve ozon tedavileri implant başarısını ciddi anlamda arttırıyor. Yaklaşık 22-23 yıldır implant yapıyorum. İmplantlar konusunda teknolojinin tüm yeniliklerini uyguluyoruz. Kliniğimizde tomografi cihazı ile aldığımız görüntüleri ağız içi dijital ölçülerle birleştirip hastamıza daha uygulama yapmadan sanal ortamda implantlarını yerleştirip üzerinin protezini önceden hazırlayabiliyoruz. Hastamız kliniğimizi implantlarıyla ve üzerinin proteziyle birlikte terk edebiliyor.

 

Navigasyon yöntemi nedir? Hastalara ne gibi kolaylıklar sağlıyor? Bizlere anlatır mısınız?
Birçok teknolojik aleti bir araya getirdiğimiz bir uygulamadır. 3 boyutlu röntgen cihazı, dijital ağız içi tarayıcı ve navigasyon aleti ile üçü bir arada kullanıldığında farklı sonuçlar elde ediyoruz. Bunlardan aldığımız dataları özel programlarda birleştiriyoruz. Hastanın tüm kemik dokuları, yumuşak dokuları ve dişleri 3 boyutlu olarak programımızda yer alıyor. Nereye implant yapılacağı, eğer dişleri çekilecekse hangi çekim boşluğuna implant yerleştirileceğini, hasta koltuğa oturmadan dijital ortam üzerinden hızlıca tespit ediyoruz. Kemiğin en uygun yerlerine en uygun pozisyonda yerleştireceğimiz implantları tespit ediyoruz. Ve bunu navigasyon sistemine aktarıyoruz. Navigasyon aleti, bizim çalışmamız sırasında elimizdeki aletlerle hastanın ağzını uzay düzleminde çakıştırıyor ve tüm hareketi canlı olarak ekrana yansıtıyor. Hastamızda kesi yapmıyoruz, böylelikle hastanın kanaması olmuyor, şişliği olmuyor ve dikiş atmamıza gerek kalmıyor. Hazırlamış olduğumuz geçici protezi de implantların üzerine hemen yerleştirebiliyoruz. Bu artık teknolojinin geldiği son nokta. Bunları kullanabilmek mesleğimiz açısından güzel bir aşama.

 

Son zamanlarda diş ve gülüş estetiği oldukça ön planda. Porselen lamina dediğimiz tasarım oldukça merak konusu. Siz bu konuda hastalarınıza ne gibi çalışmalar öneriyorsunuz?
Hastalarımıza güzel gülüşler kazandırıyoruz. Son zamanlarda popüler olan Hollywood smile dediğimiz estetik gülüşünü, dijital gülüş tasarımı olarak anılan dijital ölçü ve resimler üzerinde hazırlıyoruz. Hastamız kliniğimize geldiği zaman gülüş tasarımını ön çalışma ile sunuyoruz böylelikle direk hastanın kendi ağzında görüp test etme şansımız oluyor. Böylelikle daha hızlı bir şekilde, yeni gülüş dizaynını verebiliyoruz. Bu işlemlerde özel porselenler kullanıyoruz. Bu yöntem sanıldığı gibi yeni bir yöntem değil yaklaşık 25 yıldır var. Sadece gün geçtikçe daha farklı malzemeler çıkıyor. Mesela şu an dişi kesmeden, üstüne direk lamina yapabiliyoruz. Mine tabakasını ağızda bırakarak yapıyoruz. Böylelikle dişe zarar gelmiyor. Hastalarımız da istedikleri görüntülere ulaşabiliyorlar. Porselen laminayı kendi dişleriniz gibi kullanıyorsunuz. Adaptasyon daha kolay oluyor ve doğal görünüyor. Hastalarımıza tabii ki öncelikle kendi dişlerini kullanmasını tavsiye ediyoruz. Ama aynaya baktığınızda kendinizi mutsuz hissediyorsanız porselen lamina size yapılabilecek en doğru uygulamadır.

 

Yeni açılacak olan kliniğiniz olduğunu söylediniz. Kliniğinizde hastalarınıza ne gibi avantajlar sağlayacaksınız?
Biz konsept olarak Ataköy’den daha büyük bir klinik hayal ediyorduk. Çalıştığımız mimarlık ofisinin de önerileri doğrultusunda tasarım olarak çok farklı bir konsepte ve özellikle hasta konforuna önem verildiği çok daha büyük bir klinik yapıyoruz. Pandeminin de etkisiyle hijyene ve sterilizasyona ekstra önem verdik. Toplam 11 tedavi ünitesi ile hizmet vereceğiz. Klinikte her şey Avrupa standartlarında. Özel bir arıtma sistemi ile hastalarımızın ağzında kullandığımız aletlerden çıkan sular bile dezenfekte olarak gelecek. Kliniğin içinde dolaşacak hava özel filtrelerden geçirilerek temizlenecek. Konularında uzman hekimlerimiz de kliniğimizde hastalarımıza hizmet verecek. Tomografi odası, analiz odası, fotoğraf odası, hastalarımızın konforunu ön plana çıkardığımız çok şık bir bekleme alanımız var. Kısacası Bergedent Vadistanbul kliniğimizde tüm yenilikleri ile en yeni teknolojik aletleri ve konusunda uzman diş hekimleri ile birlikte hastalarımıza hizmet edeceğiz.

Tunç Berge