Bir dönüşüm merkezi haline gelen Estesante Klinik’in verdiği başarılı hizmetleri, yeni iş partnerliklerini ve gelecek hedeflerini Medikal Estetik Hekimi Nedim Budakoğlu ve Detoks Uzmanı, Beslenme ve Güzellik Koçu Şebnem Demir ile Klass okurları için konuştuk.
“Botoks, dolgu uygulamalarının dışında vücuda herhangi bir yabancı cisim enjekte etmeden vücudun kendi doğal mekanizmalarıyla gençleştirme sağlamak gibi özel uygulamalarımız var”
Nedim Bey, kurucusu olduğunuz Estesante Kliniği’nde Şebnem Hanım ile birlikte yeni bir iş partnerliğine başlıyorsunuz. öncelikle kliniğinizde ne gibi hizmetler veriyorsunuz?
NEDİM BUDAKOĞLU: Kliniğimizde medikal estetik uygulamaları, beslenme danışmanlığı yer alıyor. Botoks, dolgu uygulamalarının dışında benim daha çok tarzım vücuda herhangi bir yabancı cisim enjekte etmeden vücudun kendi doğal mekanizmalarıyla gençleştirme sağlamak. Needle Shaping dediğimiz uygulamamız var, dolgusuz dolgu. Plazma enerjisi diye bilinen Plexr ile ameliyatsız göz kapağı estetiği yapmak, vücuttaki değişik izleri, benleri cerrahisiz iz bırakmadan almak, yüzdeki sarkmış noktalardaki kolajenleri arttırarak diğer uygulamalarla kombine etmek, iple askı, uniq lifting dediğimiz genel anlamda iple askı olarak bilinen ama daha farklı iplerle yüzü yukarıya asmak, kök hücre uygulaması var. Ama kök hücre uygulaması daha önce bilinen uygulamalar gibi değil. Her şey muayenehane koşullarında 30-45 dakika içerisinde çözebiliyoruz. Erkeklerde saç kayıpları için, kadınlarda saç zayıflığı için kullanıyoruz. Ayrıca yüz gençleştirmede yine kök hücre net bir antiaging çalışmasıdır. Onun dışında yüze yapılan H-100 aşısı, mezoterapi yöntemleri, cildi nemlendirmek için gençlik aşısı yöntemlerinin tamamını yapıyoruz. Cilt bakımı gibi düşündüğümüz hydrafacial yöntemimiz var. Suyla cildi temizlemek için kullanılan bir yöntem. Onun paralelinde yapılan yine kombinasyonlu Venus Freeze dediğimiz uygulamamız var, radyofrekansla sarkan cildi toparlamaya yarıyor. Yine yüksek odaklı ultrasonla yüzün sarkan bölgelerini toparlamak, scarlet altın uygulamaları, özellikle hızlı zayıflamalardan sonraki vücutta sarkan noktalara yapılan needle shaping dediğimiz uygulamanın vücut formlarını da uyguluyoruz. Yani ameliyatsız estetikle ilgili A’dan Z’ye tüm hizmetleri veriyoruz.
ŞEBNEM DEMİR: Burayı bir bütünsel dönüşüm merkezi olarak düşünelim. Diğer estetik kliniklerinden farkı biraz bu olacak. çünkü bize gelen danışanlar burada A’dan Z’ye son derece konforlu bir hizmet alacaklar. Zayıflama hizmetleri de veriyoruz. Kişiye özel beslenme programı oluşturuyoruz. Bunun dışında son teknoloji makinelerimizle de destekliyoruz. Ultra Ice Lipoliz, Venus Freeze, ultrasonla tedavilerimiz var. Oldukça konforlu bir sistem olan ondülasyon uygulamamızla yattığımız yerden zayıflama sağlayabiliyoruz. özellikle çalışan kadınların çok fazla spora gitmeye vakti olmuyor. Onları yattığı yerden metabolizmayı hızlandırıp yağ dokusunu parçalıyoruz. Ortalama 20 dakika, iki buçuk saat spor yapmış gibi metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı oluyoruz. Tabi bununla birlikte diet programlarımız da mevcut. Yani hiçbir şey tek başına yeterli değil. Bu bir paket program. Kişinin kilosuna göre bu gidişat söylenebilir. Selülit için de özel bir kokteylimiz var. Bu da bize özel bir kokteyl. Enjeksiyonla hastalarımıza yapıyoruz ve arkasından gerekli olan makinelere yönlendiriyoruz. Bu uygulamalardan sonra doğru makinelerle, doğru kombinasyonlarla ve doğru beslenmeyle birleştirdiğimizde aslında selülitte ve zayıflamada ciddi geri dönüşümler alıyoruz. Ayakta durulduğunda görünen dördüncü derece selülitleri birinci dereceye kadar indirebiliyoruz.
“KİŞİYİ BİR SEANSTA İKİ BEDEN KADAR İNCELTEBİLİYORUZ”
Peki, sizi ön plana çıkartan özellikleriniz nelerdir?
N.B.: Bizim ön plana çıkan özelliğimiz olabildiğince vücudun kendi tamir sistemlerini doğru uyaranlarla aktive edip, dışarıdan minimum ürün kullanıp gençleşmeyi sağlamak. Vücudun her noktada tamiratla ilgili bir performansı vardır. Yaş ilerledikçe veya değişik etkenlerle bu potansiyeli yavaş yavaş kaybediyoruz. Ama doğru cihazlarla doğru uyaranlarla bunu yaptığın zaman vücudun bu tamir sistemini yeniden aktive edebilirsin. Her kişinin mekanizması farklıdır. Bunu doğru anlarsan ve bunları doğru yönlendirirsen herhangi bir kesi, bıçak, ameliyat olmaksızın gençleşme mümkün olabiliyor.
Ş.D.: Genelde herkes dolgu uygulaması kullanıyor. Biz dolgusuz dolgu uygulaması yapıyoruz. Bu da Türkiye’de bir ilk aslında. Yani kendi dokundan, hücrelerinden sana dolgu yapıyor. Mesela saç çıkartan kök hücrelerini saçın zayıf olduğu bölgelere transfer ediyoruz.
N.B.: Burada erkeklik hormonuna duyarsız saç hücrelerini alıyoruz ayırıyoruz, konsantre ediyoruz. Sonra onu saç olmayan alanlara enjekte ediyoruz. Saç ekim işlemlerinden sonraki gibi zorluklar yaşamadan işlem bittiği an normal gündelik hayatına kişi dönebiliyor. Tüy halinde olan ama hala saç olamamış yapıdaki adrojen baskı altındaki tüylere yaptığımız kök hücrelerle canlandırıyoruz. Aynı mantığı yüzde de yapıyoruz. Deforme olmuş ve iz bırakarak iyileşmiş yerleri önce kontrollü olarak zedeliyorum sonra oraya doğru noktadan aldığım kök hücreyi veriyorum ve orayı bir kez daha iyileştiriyoruz. Kök hücre transferinin mantığı bu. Dışardan hiçbir katkı yok. Kişileri kendi sağlıklı dokularıyla yeniliyoruz. Vücut tamir yeteneğini asla yitirmez sadece doğru uyaranlar lazım. Biz mümkün olduğu kadar dışarıdan takviye kullanmadan bu işlemleri yapmaya çalışıyoruz. Ama hiçbir yöntem tek başına mükemmel değildir. Bu işin birbirini destekleyici kombinasyonlarının olması gerekiyor. Kişiyi bir seansta iki bedene kadar inceltebiliyoruz. Ama buradan çıktı ve beslenmesine ve diğer aktivitelerine dikkat etmezse kişi yine iyi bir sonuç alamaz.
Fotoğraflar: Ahmet çevik
Mekan: Mövenpick Hotel İstanbul
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Mayıs sayısında...