Anne, babalar için çocuklarýný kucaklarýna aldýklarý an, hayatlarýnda yeni bir dönem açýlýr. çocuklarýnýn eðitimi ve geleceði konusunda, sorular sormaya ve planlar yapmaya baþlarlar. Ýþte tam da bu noktada, çocuðun hangi okula gideceði konusunda Türkiye yeni bir eðitim modelini kucakladý: “Kayý müfredatý”. çocuða sunulan tek tip müfredat yerine “çocuktan gelen müfredat” kavramýyla dikkat çeken bir model bu. çocuklarýn kendilerine, çevrelerine ve hayata dair yepyeni keþifler yapabildikleri, renkli ve yaratýcý yanlarýný özgürce öne çýkarabildikleri, klasik eðitim alýþkanlýklarýndan çok uzakta; bilgi, beceri ve deneyime yaþayarak ulaþtýklarý, sadece sýnavlara takýlý kalmayýp sosyal hayatta da baþarýyý kazandýklarý bir çerçeveye sahip. çekmeköy ömerli’de 34 dönüm üzerine kurulu, yaný baþýndaki ormanýyla yemyeþil bir tabiatýn içinde bulunan Kayý Okullarý bir eðitim yuvasý olmakla birlikte çocuklarýn doðayla iç içe olduklarý; öðretmenlerin, öðrencilerin ve velilerin artýk bir aile olduklarý bir kurum. “Eðitimin Kurucu Gücü” misyonuyla yola çýkan Kayý Okullarý’nýn CEO koltuðunda ise eðitim camiasýnýn yakýndan tanýdýðý bir isim oturuyor: Deniz Demirtaþ. Yýllardýr eðitim yöneticiliði yapan, ulusal ve uluslararasý eðitim programlarý ve eðitim yönetim modelleri konusunda fark yaratmýþ, eðitiminin merkezine hep öðrencinin ihtiyaçlarýný ve kiþilik geliþimini koymuþ bir isim olan Deniz Demirtaþ, Türkiye’de eðitim alanýnda birçok ilki gerçekleþtiren Kayý Okullarý’ný Klass’a anlattý.  

“Biz, geleceðinde, hayatý sadece yaptýðý meslek kadar algýlamayan, ev ve iþ yaþamý arasýnda hapsolmamýþ, sosyal hayatýn her alanýnda var olan bireyler yetiþtiriyoruz.”

“Bir çocuðun eðitiminde 7 yaþýndan önceki dönem çok önemlidir ve çocuk tüm kimliðini aslýnda 7 yaþýndan önce kazanmaya baþlar. Ýþte bu yüzden eðitim modelini oluþtururken, anaokulu sürecini önemsiyor ve Kayý Okullarý’na anaokulunda adým atmýþ bir çocuðun, üniversiteye kadar bizde eðitim almasýný hedefliyoruz.”

KAYI Okullarýnda çocuðun kendini ifade etmede 100’den fazla dili var.

Reggio Emilia Yaklaþýmýnýn pedagojik bakýþ açýsýný oluþturan Loris Malaguzzi'nin “çocuðun 100 Dili” ifadesi KAYI Okullarýnda anaokulundan yüksek öðrenime kadar benimsediðimiz eðitim anlayýþýmýzýn temelini oluþturuyor. 

çocuklarýmýz kendini ifade etmekte 100'den fazla dili kullanarak projeler, atölyeler ve sanat çalýþmalarý ile yaratýcý potansiyellerini ortaya çýkarýyorlar. Okul ortamýnda kendilerini, yeteneklerini keþfeden öðrencilerimiz, seslerini duyurmak için birçok seçenek olduðunun farkýna vararak üretmenin mutluluðunu yaþýyorlar.

ömerli’de 34 dönüm üzerine kurulmuþ, bir yer burasý. Ýlk gözümüze çarpan ormanlýk alan oldu.

öncelikle sizi okulumuzda aðýrlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Evet, dediðiniz gibi okulumuza adým atan herkesin ilk söylediði cümle bu oluyor: “Bütün bu ormanlýk alan Kayý Okullarý’nýn mý?” Biz klasik eðitim metotlarýna inanmýyoruz. Ýnsan da aðaç, taþ, kedi, yaprak gibi doðanýn bir parçasý. Günümüz þehirleri adeta beton kafesler gibi, çocuklarýmýzsa bu kafeslere hapsolmuþ ve doðadan uzaklaþmýþ durumda. Oysa doða, insaný rehabilite ediyor, bize bu dünyaya ait olduðumuzu hissettiriyor. Doðanýn içinde yaþama ve öðrenme fýrsatý bulan çocuklar, insanlara ve çevresindeki her þeye saygýyla ve sevgiyle yaklaþabiliyor. Kayý’da öðrencilerimize ilk önce doða bilincini aþýlýyor, insanlar olarak doðanýn bir parçasý olduðumuz algýsý geliþtiriyoruz. Ormanda koþan, dokunan, gören, koklayan, hisseden, keþfeden ve planlanmýþ bir süreç çerçevesinde öðrenen çocuklar yetiþtiriyoruz. çocuksunuz ve meþe palamudundan parfüm yapýyorsunuz. Ne müthiþ bir deneyim ve öðrenme zenginliði…

“çOCUKLARI, TüM öÐRENME SüREçLERÝNE ETKÝN BÝçÝMDE KATMAK; öÐRENMENÝN GERçEKLEÞMESÝ YOLUNDA EN öNEMLÝ KOÞUL.”

Klasik eðitimden metotlarýndan yana olmadýðýnýzý söylediniz. Bize biraz burada uyguladýðýnýz eðitim modelinden bahsedebilir misiniz?

öncelikle çocuklara, yarýþ atý gözüyle bakmýyor ve bu bakýþ açýsýný çocuklarýn ailelerine de benimsetiyoruz. Ne yazýk ki ülkemizde aðýrlýklý olarak sýnav merkezli bir eðitim sistemi benimseniyor ve bir çocuk sýnavda baþarýlý olduðu kadar akýllý, zeki, çalýþkan ve baþarýlý gibi sýfatlarla nitelendiriliyor. Oysa çok iyi üniversitelerden mezun olup, iþ hayatýna atýlan bu çocuklarýn sonrasýnda büyük bir mutsuzluk yaþadýðýna, sosyal hayatlarýnda baþarýsýzlýk yaþadýklarýna þahit oluyoruz. çünkü gerek okul gerek aile sýnavdaki baþarýya o kadar çok odaklanýyor ki, çocuk hayatýn dinamiklerini kaçýrýyor. Hepimiz bir bireyiz. Hepimiz farklý farklý karakterlerden oluþuyoruz. Hepimizin ilgi alanlarý farklý. Tek bir eðitim yöntemi seçip her çocuðun ayný anda, ayný hýzda ve ayný ölçüde öðrenmesini beklemek hiç gerçekçi deðil. Dersin tasarýmýný yaparken yöntem, teknik ve malzemelerle zenginleþtirmek; birlikte çalýþtýðýnýz çocuklarýn özelliklerine göre farklýlaþtýrmak durumundasýnýz. Ýþte o zaman tüm öðrenciler üzerinde üst düzeyde bir baþarýyý yakalayabiliyorsunuz.  En iyi öðrenme yolu, bizzat yapmaktýr. çocuklarý, tüm öðrenme süreçlerine etkin biçimde katmak; öðrenmenin gerçekleþmesi yolunda en önemli koþul.

çok önemli bir bilgi; algýlama, düþünme gibi bellek iþlevlerinde sinapslar temel rolü üstleniyor. Nöronlar arasýndaki sinaps baðlantýlarýnýn sayýsý 0-3 yaþ arasýnda zirve noktasýna ulaþýyor. Ama bu sayý, yaþ arttýkça azalmaya baþlýyor. 3-7 yaþ arasýndaki dönem, azalmanýn ilk baþladýðý aralýk. Bu arada beyin hep kayýt halinde. Müthiþ bir hýzla öðreniyor ve geliþiyor. Bu dönemi yakalayýp çocuklarýn öðrenme deneyimleri açýsýndan ne kadar zengin kýlabilirsek, kayýtlarý da o oranda korumuþ oluyoruz. 

Büyüklerimizin bir sözü vardýr, “7’sinde neyse 70’inde” odur diye. Ýþte bu söz çok doðru; 7’ye kadarki öðrenme deneyimleri çok önemli. çünkü o yaþlarda bireyin kiþisel geliþimine iliþkin temel öðrenmeler neredeyse tamamlanmýþ oluyor. Ýþte biz de bu süreçte 3 yaþýndan itibaren doðru bir anaokulu eðitimi ile devreye giriyoruz. Atölyelerimiz ile onlarýn daha farklý öðrenme ortamlarýnda bulunmalarýný ve daha fazla keþfetmelerimi saðlýyoruz. Yaþayan organizmalar atölyesinden, ýþýk atölyesine; ahþap atölyesinden mutfak atölyesine, oradan dijital atölyeye ve ormana açýlan bir serüvenle karþýlýyoruz çocuklarý. Hayatýn tüm dinamiklerini içerisinde barýndýran kapsamlý bir eðitim planlamasý bu. Bu planlama anaokulundan üniversiteye kadar ilkokul, ortaokul ve liseyi içeren tüm seviyeleri kapsýyor.  

“BÝZ KAYI OKULLARINDA AKADEMÝK VE SOSYAL öÐRENMELERÝ, AYNI BüTüNüN AYRILMAZ PARçALARI OLARAK KABUL EDÝYORUZ”

Kayý Okullarý denilince, her yerde karþýmýza ECAS programý çýkýyor ve Türkiye’de bir ilk olduðundan bahsediliyor.

Evet, doðru. Az önce ilk çocukluk deneyimlerinden yani geçmiþten bahsettik. Bu noktada ise “þimdi” ve “gelecek” kavramlarýnýn altýný çizmek gerek. öðrenme süreci içinde zaman dilimi anlamýnda kendi bugününü yaþayan çocuklarý, ön gördüðümüz gelecek için hazýrlýyoruz. Her açýdan donanýmlý, her bakýmdan saðlýklý; hobiler geliþtirmiþ, kiþisel geliþimini yönelimleri ve seçimleri doðrultusunda zevkle þekillendirmiþ, mutlu ve baþarýlý bir yetiþkinlik yaþamýný hedefleyen programlar ECAS programlarý.  Dediðiniz gibi Türkiye’de bir ilk. Biz KAYI Okullarýnda akademik ve sosyal öðrenmeleri, ayný bütünün ayrýlmaz parçalarý olarak kabul ediyoruz. Ýlkokul, ortaokul ve lise seviyesinde uygulanan ECAS programlarý aslýnda insanýn bütünsel geliþimini saðlamayý hedefleyen bir yapý. Geliþimin önemli bir kanadýný oluþturan sanat, spor, kulüp programlarý; yine bu kapsamda yaþamsal önem atadýðýmýz içeriklerle sunduðumuz çevre okuryazarlýðý, sürdürülebilirlik, biliþim teknolojisi okuryazarlýðý ve deðerler eðitimi, saðlýk ve beslenme eðitimi, yaþam becerileri eðitimi gibi programlarý içeriyor. öðrencilerimizin akademik geliþimlerine paralel olarak kiþisel ve sosyal geliþimlerini de tamamlýyoruz. Böylece kendini tanýyan ve doðru ifade eden, özgüveni geliþmiþ, insanlarýn gereksinimlerine ve duygularýna karþý duyarlý, iþlevsel bir anadili ve yabancý dil kullanma becerisine sahip, iletiþim kurma becerileri geliþmiþ, açýk fikirli, sorgulayan, analitik ve eleþtirel düþünce becerilerine sahip, özgün ürünler ortaya çýkarabilen, zamaný etkin kullanabilen, çevreye duyarlý ve çevreyi koruma bilincine sahip, soru ve sanatý, yaþamýnýn vazgeçilmez parçalarý olarak benimsemiþ bireyler yetiþtiriyoruz. Yine önemli bir nokta ve bir ilk; KAYI’da biz anaokulunda, ilkokul 1. ve 2. sýnýfta yeni bir yabancý dil olarak Türk Ýþaret Dili ve analitik düþünme becerisini geliþtiren Kodlama eðitimini zorunlu olarak veriyoruz.

Yeni dönem için öðrenci kayýtlarý almaya baþladýnýz mý? Sunduðunuz avantajlar var mý?

2017-2018 eðitim öðretim yýlý için þimdiden çok yoðun bir taleple karþý karþýyayýz. Her gün okuldan eve mutlulukla dönen çocuklarýnýn sosyal hayattaki baþarýlarýný gören veliler, birbirlerine okulumuzu tavsiye ediyorlar. Yoðun talep karþýsýnda biz de aileler için erken kayýt ayrýcalýklarý baþlattýk. Erken kayýt avantajlarý çerçevesinde; mart ayýnda kayýt yaptýran velilere yüzde 40, nisan ayýnda kayýt yaptýran velilere ise yüzde 35 oranýnda indirim uygulayacaðýz. Anaokulu, ilkokul, ortaokul ve Anadolu Lisesi düzeyinde eðitim veren Kayý Okullarý’nda yeni öðretim yýlý öðrenci kabulü için mayýs ayýnýn sonuna kadar düzenli periyotlarda bilgilendirme toplantýlarý ve okula kabul sýnavý yapýlacak. Ýlkokul üçüncü sýnýf itibarýyla tüm kayýt yaptýrmak isteyen öðrencilere uygulanan sýnav sonrasýnda ise rehber öðretmenler tarafýndan mülakat gerçekleþtirilerek yeni dönem öðrenci kayýtlarý tamamlanacak. Ayný zamanda akademik yetenek burslarýnýn yaný sýra spor ve sanat alanlarýnda kendilerini geliþtirmiþ ve baþarýlar elde etmiþ öðrenciler ön deðerlendirmeden geçtikten sonra farklý oranlarda burs almaya hak kazanýyorlar.