ZİRVEDEKİ YERİMİZİN HAKKINI VERMEK İÇİN ÇOK ÇALIŞIYORUZ

ZİRVEDEKİ YERİMİZİN  HAKKINI VERMEK İÇİN  ÇOK ÇALIŞIYORUZ ZİRVEDEKİ YERİMİZİN HAKKINI VERMEK İÇİN ÇOK ÇALIŞIYORUZ

Alınan dersler ve verilen örnekler hayatı çok daha iyi anlamımızı sağlıyor. Bu yüzden başarı hikayelerini hep sevmişimdir. İşime motive olmamda hayatımı daha güzel yaşamamda bana yol gösterici olmuşlardır. Sanırım bu yüzden de birilerine bir şeyleri anlatırken hep örneklerden yola çıkıyorum.

Uzun yıllardır çalıştığım Klass ekibiyle yaptığımız rutin toplantılarımız bile başarı hikayelerinden aldığımız dersleri ve örnekleri konuşarak geçiyor. Bir sorun yaşadığımda yine bu güzel hikayeler sayesinde o sorunun başıma açabileceği daha büyük sorunları ön görebiliyorum. Bu yüzden hikayeleri seviyorum. Ve kendimin de oturup bir başarı hikayesi yazdığımı düşünüyorum. Buradan size defalarca o başarı öyküsüyle ilgili anekdotlar anlattım ve biliyorsunuz ki işim konusunda hiç de mütevazi bir kişi değilimdir. çünkü gece gündüz, dişimi tırnağıma takarak çalıştım. Şu anda da bulunduğum konumun ne kadar zorlu bir konum olduğunu ve bu konumda oturmaya devam etmenin ne kadar zor olduğunun bilincindeyim. Bakışların daha çok üstümüzde olduğunu görüyorum. çünkü büyük bir gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki kendi dalımızda şu an lider konumdayız. Kim ne derse desin, nasıl görürse görsün… Biz konumumuzun çok farkındayız. Başlangıçta işimizin çok zor olduğunu biliyordum ama bundan sonrasının bizler için çok daha zor olduğunu biliyorum. çünkü zirvedeki yeri korumak çok zordur. Bu yüzden de ekibim ve ben hiçbir rehavete kapılmadan çalışmaya devam ediyoruz. İşte bu noktada bol bol hikayelerden ilham alıyoruz ve ilk günkü titizliğimizle, heyecanımızla çalışmalarımıza devam ediyoruz. İnsanız, elbet hatalarımız olur. Bu hataları dışarıdaki insanlar hoş görebilirler. Ama inanın biz o en ufak hata için bile burada kendimizi hırpalayabiliyoruz. çünkü istiyoruz ki sizin elinize alıp okuduğunuz dergi kusursuz olsun. Dolayısıyla zirvedeki yerimizin hakkını vermek için çok çalışıyoruz.

 

Genelde örneklendirmelerimi futbol üzerinden yapmayı severim. Belki de uzun yıllar spor muhabirliği yapmış olduğum için olabilir. Paslaşmanın önemini çok iyi bilirim. çok şükür iyi paslaşan bir ekibim var. Ve iyi pas iyi gol getirir. Böyle olunca da her ay çıkan dergimizi elimize aldığım da attığın gollerin keyfini süren Ronaldo’dan, Messi’den farksız hissediyorum kendimi.:) Kısacası gayemiz size her ay keyifle okuyacağınız bir dergi sunmak.

Dedim ya örnekler, başarı hikayeleri bizler için çok önemlidir diye… Bu yüzden her ay elinize aldığınız dergide bol bol başarı hikayesinin yer almasına özen gösteriyoruz. Her geçen gün birçok başarı mimarı insanla tanıştım. Hepsinin ayrı ayrı örnek olacak bir başarı hikayesi var. İşte bu değerli kişileri yaptığımız röportajlar eşliğinde sizlerle buluşturmak bizler için büyük bir keyif. Biz onların yaşamlarından büyük dersler alıyoruz. Sizin de yaşamınıza ilham oluyorlarsa ve biz buna vesile olabiliyorsak işte o zaman ne mutlu bize…

 

Bir de farkındalıklar var. Sosyal sorumluluk projelerini çok önemsiyoruz. Şimdiye kadar sayısız dernek ve vakıf ile röportaj yaptık. Onların mesajlarını en doğru şekilde sizlere iletmeye çalıştık. Bu güzel oluşumlar akıp giden yaşam serüveninde topluma karşı o kadar güzel farkındalıklar yaşamımızı sağlıyorlar ki her birine buradan tek tek teşekkür ediyorum. Bu sivil toplum kuruluşları için mücadele veren herkesi ben yeryüzündeki melekler olarak görüyorum. Bu ayda kapağımızda sizi iki önemli sosyal sorumluluk projesi ile buluşturduk. Bir tanesi ünlü işkadını ve TİDER Yönetim Kurulu Başkanı Hande Tibuk ile Adım Adım Oluşumu’nun Kurucu üyesi Doç. Dr. Itır Erhart ve ünlü oyuncu ve İhtiyaç Haritası sosyal sorumluluk projesinin mimarı Mert Fırat’ın düzenledikleri geri dönüşüm bilincine vurgu yapan “Festtogether” festivali. Tibuk, Erhart ve Fırat yaptığımız keyifli çekim eşliğinde bu festivalin hedeflerini ve içeriğini anlattılar. Küresel iklim değişikliğinin en büyük sorunlarından bir tanesi olan dünyamızda yapılan önemli bir farkındalık festivali. Buradan bu yüce gönüllü insanlara tekrar teşekkür ediyorum. Bir diğer kapak konuğumuz ise İlyas Ata Güzeliş oldu. çok sevdiğim Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş ve Şükran Güzeliş’in oğulları. Daha 17 yaşında ve başlattığı proje ile eğitim konusunda fırsat eşitsizliği yaşayan çocukların ve gençlerin bilgiye erişimlerini kolaylaştırmak için çok önemli işler yapıyor. Güçlü bir organizasyon yapısıyla çok güzel çalışmaların altına imza atıyorlar. Bu yakışıklı gencin anlattıklarını büyük bir keyifle okuyacağınızı düşünüyorum. Buradan çok sevgili Şükran-Emil Güzeliş çiftine de böyle bir evlat yetiştirdikleri için toplumun bir bireyi olarak teşekkür ediyorum. Kısacası yine ilham olacak, farkındalığını besleyecek ve keyif alarak okuyacağınız bir dergi hazırladık. Umarız yaz hepimiz için güzel geçer ve üretmeye devam ederiz.

 

Klass Alın, Klass Okuyun, Klass Olun